
Neden Hep Aynı Senaryo, Hep Aynı Son?
İlişkilerin sonucunda klasikleşmiş son: “Neden hep aynı tip insanları buluyorum ki” . Kadere bakın. Sanki insanlar değişiyor ama yaşananlar, sonlar tüm senaryo aynı, bir türlü mutluluğu, gerçek aşkı bulamıyorsunuz. Sanki bir kısır döngü gibi… Tesadüfen mi bu insanlar sizi buluyor yoksa siz mi farkında olmadan o tip insanlara yöneliyorsunuz?
Elbette ki tesadüf değil. Neyin yanlış olduğunu, neyi istemediğimizi bile bile neden gidip hep aynı sonu yazıyor oluşumuzun, hep aynı hataya düşmenin bir açıklaması var.
Temel olarak bunu ilk çocukluk dönemi hikâyelerimize bağlayabiliriz aslında. Psikolojide nesne ilişkileri adlı bir teori var. Psikolojinin kurucusu Freud bizlerin anne ve babalarımızla kurduğumuz ilişkiyİ nesne ilişkisi olarak adlandırmış. Yetişkin iken kurduğumuz ilişki dinamikleri bu nesne ilişkisinden doğar büyür ve yapışır. Anne ile çocuk ya da baba ile çocuk arasındaki ilişki yapısı ne ise bu yapının benzerini hatta belki de aynısını yetişkin dönemimizde de başkaları ile kurarız.
Örneğin yaptıklarınızı, başarılarınızı görmeyen, duygu ve düşüncelerinizi yok sayan biri ile beraber iseniz bu durumda ebeveynlerinizde geçmişte ne yaparsanız yapın sizi takdir etmemiş, yeterli hissettirmemiş olabilir. Böyle bir durumda zihnimiz, bilinçaltımız farkında olalım ya da olmayalım bizi tanıdık yere çeker. Neden mi çünkü kapanmamış bir hesap defterimiz var. Sarılmamış yaralar var. Kendi çocukluğumuzu ararız telafi için o ilişkide. Aynı şeyleri bize yaşatacak birini bulup, geçmişimizi tamir etmek isteriz. Eksik kalan ilişkiyi, duyguyu tamamlayacağımızı zannederiz.
Yani aslında aynı tip insanlar bulmuyor bizi. Biz sadece o insan ile kendimizde sarılmamış bir yarayı tedavi etmeye çalışıp duruyoruz. Küçükken ebeveynlerimizin açtıkları yarayı kapatamayız, o ilişkiyi iyileştirmek isteriz. Bu yüzden de bildiğimiz yoldan gidip bize zarar verse bile aynı ilişkiyi seçerek iyileşmeye çalışırız. Çünkü aslında hep aldığımız sevgi bu. Sevgi bize bu yoldan tanıdık.
Bu seçimlerin hepsi bize ait, tesadüf değil elbette. Senaryo değişmez ise oyuncular değişse dahi hep aynı son. Unutmayın senaryodaki hata dış dünyada olmayabilir, bizim tam da en derinimizde geçmişimizde farkında olmadan peşimizi bırakmamış bir yara olabilir. Onu bulup tedavi etmeli, tekrar eden o değişmeyen başarısız ilişkide kendimizi, geçmişimizi, duygu ve düşüncelerimizi, nesne örüntülerimizi uzman desteği ile keşfetmeli ve yok etmeliyiz.
Uzman Bilgisi
Psk. Nida DAL İDİKUT
Klinik Psikolog
- Üniversite : Bilkent Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Psikoloji Bölümü
- Uzmanlık : Bournemouth Üniversitesi, İnsani Bilimler Enstitüsü (Şeref öğrencisi)
Yazıları

Neden Hep Aynı Senaryo, Hep Aynı Son?
İlişkilerin sonucunda klasikleşmiş son: “Neden hep aynı tip insanları buluyorum ki” . Kadere bakın. Sanki insanlar değişiyor ama yaşananlar, sonlar tüm senaryo aynı, bir türlü mutluluğu, gerçek aşkı bulamıyorsunuz. Sanki bir kısır döngü gibi… Tesadüfen mi bu insanlar sizi buluyor yoksa siz mi farkında olmadan o tip insanlara yöneliyorsunuz? Elbette ki tesadüf değil. Neyin yanlış …

Toksik İlişki
ZEHİR Mİ SEVGİLİ Mİ? Bizler neden bir ilişkiye başlarız. Mutlu olmak, gelişmek, belki de diğer yarımızı bulup sonsuz huzurda yaşamak için. Aslında temel amacımız kendimizi daha iyi hissetmek iken bazı ilişkiler bize tam tersi etki yapar; zarar verir ve kendimizi kötü hissetmemize neden olur.

Evlilikten mi Kendimizden mi Korkar Olduk?
Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de son yılda evlenme oranı yüzde on gibi ciddi bir düşüşte. Yıllar önce insanların en büyük hayali evlenip yuva kurmak ve çocuk sahibi olmak iken nasıl oldu da bu kadar evlenmekten korkar olduk.
Güncel Psikoloji Yayınlarımız

Mükemmeliyetçilik, “Ya, Hep Ya Hiç”
Kişilik Kişilik, bireyden bireye değişkenlik gösteren bir kavramdır. Bireyin doğuştan getirdikleri ve çevresel etkenlerle …

Nomofobi nedir? Nomofobi Tedavisi Nasıldır?
Son yıllarda teknoloji sayesinde insanlar her türlü bilgiye kolayca ulaşabilmektedir. Bu duruma bağlı olarak bireylerin …

Otizm Ve Asperger Sendromu
Otizm, erken çocukluk çağında belirtileri görülmeye başlayan bir nörogelişimsel bozukluktur. Son yıllarda yapılan …

Neden Hep Aynı Senaryo, Hep Aynı Son?
İlişkilerin sonucunda klasikleşmiş son: “Neden hep aynı tip insanları buluyorum ki” . Kadere bakın. Sanki insanlar …

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)
DEHB, kişinin “kolayca ulaşılamayacak bir hedefe varmak için kullandığı kendini düzenleme becerileri” olarak …

Travma Beden
“Derin duyguları yaşamayı ve bunlara tahammül edebilmeyi öğrenmek travmadan iyileşmek için esastır” …

Nörogelişimsel Bozukluklar
Nörogelişimsel bozukluklar, sinir sisteminin gelişimini etkileyen, beynin farklı şekilde işlev göstermesine yol açan …

Yetişkinlerin İçindeki Çocuklar: Çocuk Mod’ları
Hepimiz zaman zaman “çocuk gibi davrandım”, “kendimi kaybettim ve nasıl oldu anlamadım”, “şu an hatırladığımda …

Kendini Gerçekleştiren Kehanet
Kendini gerçekleştiren kehanet, toplum dilinde “korktuğum başıma geldi, ben böyle olacağını zaten biliyordum” …
Yardıma ihtiyacınız var mı? Size ulaşalım.
₺1.00Randevu Talebi