Uzman Makaleleri

Nomofobi nedir? Nomofobi Tedavisi Nasıldır?

Nomofobi nedir? Nomofobi Tedavisi Nasıldır?

Son yıllarda teknoloji sayesinde insanlar her türlü bilgiye kolayca ulaşabilmektedir. Bu duruma bağlı olarak bireylerin tüm işlerini telefon ve internet aracılığıyla çok hızlı ve kolay bir şekilde halledebildikleri görülmektedir. Bireylerin telefondan ya da internetten uzak kaldıklarında her işlerinin aksayacağını düşünmeleri, telefondan uzak kalamayacaklarına ilişkin duygularının varlığı, uzak kaldıklarında kimseyle iletişim kuramayacaklarına ve çevrimiçi olamayacaklarına yönelik korkuların oluşması söz konusudur (Türen, Erdem ve Kalkın, 2017; Polat, 2017). Cep telefonu yoksunluğuna ilişkin açığa çıkan korkular olarak bilinen nomofobi özgül fobi kriterleri çerçevesinde değerlendirilmektedir (Amerikan Psikiyatri Birliği, 2014).

Düşük benlik saygısı ve dışadönük kişilik gibi psikolojik faktörler cep telefonunun aşırı kullanımını tetiklemesine de sebep olabilmektedir. Benzer şekilde sosyal kaygı ve panik bozukluğu gibi psikolojik bozukların da nomofobi belirtileri artırabildiği görülmektedir. Bundan dolayı bireylerde nomofobi belirtilerin anksiyete belirtilerinden mi, teknoloji bağımlılığından mı kaynaklandığını ayırt etmek oldukça zor olabilmektedir. Nomofobi belirtiler olarak kaygı, solunum değişiklikleri, titreme terleme, ajitasyon ve taşikardi görülmektedir. Bireylere diğer bozuklukların tanısını koyarken nomofobi belirtilerin dışlanarak tanı konması önemli bir yere sahip olacağı düşünülmektedir (Bhattacharya, Bashar, Srivastana ve Singh, 2019).

Nomofobinin görülme sıklığının ve cinsiyetlere göre dağılımının ne şekilde olduğuna ilişkin son zamanlarda sıklıkla çalışmalar yapılmaktadır. Yapılan bir çalışmaya göre, erkeklerin kadınlardan daha fazla nomofobi belirtiler gösterebildiği ve bireylerin %53’ünün telefonlarını kaybettiklerinde, telefon çekmediğinde ve telefonlarının şarjı bittiğinde kendilerinde huzursuz hissettiklerini ifade ettikleri görülmüştür (Bahi ve Deluliis, 2015). Nomofobi belirtilerin cinsiyetlerde görülme oranlarının birbirlerinden farklılık gösterebildiği çalışmalarda da görülmektedir. (SecurEnvoy, 2012; Türen, Erdem ve Kalkın, 2017). Nomofobi belirtilerin kadınlarda, erkeklerden fazla görüldüğü ve en yüksek nomofobi belirtilerin görüldüğü yaş grubunun 18-24 yaş grubu olduğu sonucuna ulaşılmıştır (SecurEnvoy, 2012).

Türkiye’de nomofobi belirtilerin görülme sıklığı oldukça yaygındır ve kadınlarda, erkeklere göre daha fazla görülme durumu söz konusudur (Türen, Erdem ve Kalkın, 2017)

Nomofobi, insanlar üzerinde olumsuz durumları tetikleyebilmekte ve bireylerin günlük yaşantılarına olumsuz yönde etkileyebilmektedir.  Bireylerin olumsuz duygu ve davranışlarının oluşmasına, radyasyonun olumsuz etkilerine, trafik kazalarına, ekonomik problemlere ve sosyal izolasyona sebep olduğu görülmektedir (Bragazzi ve Del Puente, 2014).

Özellikle okul çağı çocuklarının akademik başarılarının ve okul yaşantılarının olumsuz yönde etkilenmesi söz konusu olabilmektedir (Adnan ve Gezgin, 2016; Erdem, Kalkın, Türen ve Deniz; 2016).

Nomofobi belirtilere sahip olan bireyler, trafikte risk faktörleri oluşturabilmektedir. Aynı zamanda nomofobi belirtilerin, bireylerin fiziksel sağlığı olumsuz yönde etkileyebildiği gibi psikolojik bozuklukları da tetiklemesi söz konusudur. Nomofobi belirtilerin, depresyon ve kaygı bozukluklarına ve uykusuzluğa sebep olabildiği gibi, stresi de doğrudan artırabildiği ifade edilmektedir (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020).

Nomofobi, günlük yaşamda bireylerde yoğun kaygı yaşama ile kişilerarası iletişim kurma ve performans gösterme gibi sorunları beraberinde getirebilmektedir. Bundan dolayı bu var olan sorunları da göz önünde bulundurarak öncelikle teşhisin konulup psikoterapi ve ilaç ile tedavi edilmesi önemli bir yere sahiptir (Çiçek,2020). Nomofobi belirtiler üzerinde bilişsel davranışçı terapi ve varoluşçu terapinin etkili olduğu düşünülmektedir (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020). İnternet bağımlılığının tedavisinde bilişsel davranışçı terapinin olumlu etkilerinin olduğu görülmektedir (Young, 2011). İnternet bağımlılığı, en temelinde cep telefonu bağımlılığı ile ilişkilendirilecek olursa ve internet bağımlılığı tanısı alan kişilerin nomofobi belirtileri de göstereceği düşünülürse nomofobi tedavisinde bilişsel davranışçı terapinin etkili olabileceği düşünülmektedir (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020). Bilişsel davranışçı terapinin özgül fobilerde de benzer şekilde etkili olduğu görülmekle birlikte (Straube ve ark, 2006) nomofobinin de özgül fobilerin içerisinde yer aldığı için bilişsel davranışçı terapinin etkili olabilme durumu söz konusudur (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020). Bilişsel davranışçı terapi ile tedavi sürecinde nomofobiye sebep olan düşüncelere odaklanıp var olan bilişsel çarpıtmalar ve kişi üzerinde etkilere odaklanarak bilişsel müdahaleler yapılmaktadır. Aynı zamanda korktukları duruma maruz bırakarak davranışçı müdahaleler yapılarak tedavi süreci planlanabilmektedir (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020).

Nomofobinin tedavisinde varoluşçu terapinin de etkili olabileceği düşünülmektedir. Nomofobide sosyal ortam ve cep telefonu ile ilişki kurma çabası sonucu oluşan korku ya da kaygıların varoluşçu terapi teknikleri ile çalışılabileceği ifade edilmektedir (Tarsha, 2016). Varoluşçu terapide izole hissetme ve bağ kuramama korkuları önemli bir yere sahip olduğu düşünülürse nomofobide benzer korkuların varlığı varoluşçu yaklaşım ile bu korkuların çalışılabileceğini göstermektedir (Bekaroğlu ve Yılmaz, 2020).

Nomofobinin tedavisinde etkili olduğu düşünülen bir diğer terapi de en az iki kişinin katılımı ile gerçekleşen amaçlı grup terapileridir. Bu terapide en başta grup üyeleri yaşadıkları nomofobi ile sorunları getirerek diğer grup üyeleri için farkındalık oluşturmaktadır. Grup terapilerinde hem bireyin kendi amacı hem de grubun amacı doğrultusunda hareket edilerek terapi süreci gerçekleştirilmektedir (Koydemir, 2016; akt. Günlü ve Uz-Baş, 2020).

 

Kaynakça

  • Adnan, M. ve Gezgin, D. M. (2016). A Modern Phobia: Prevalence of Nomophobia among College Students . Ankara University Journal of Faculty of Educational Sciences (JFES) , 49, 141-158 . doi: 10.1501/Egifak_0000001378
  • Amerikan Psikiyatri Birliği (APA), (2014). DSM-5 tanı ölçütleri başvuru elkitabı (Çeviri Ed. E Köroğlu). Ankara, Hekimler Yayın Birliği.
  • Bahi, R.R. ve Deluliis, D. (2015). Nomophobia, Yan, Z. (Ed.), Encyclopedia of Mobile Phone Behavior, IGI Global, Hershey, PA.
  • Bekaroğlu, E. T. ve Yılmaz, T. (2020). Nomofobi: ayırıcı tanı ve tedavisi. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 12, 131-142. doi: 10.18863/pgy.528897
  • Bhattacharya, S., Bashar, M. A., Srivastava, A. ve Singh, A. (2019). Nomophobia: No mobile phone phobia. Journal of Family Medicine and Primary Care, 8, 1297. doi: 10.4103/jfmpc.jfmpc_71_19
  • Bragazzi, N. L. ve Del Puente, G. (2014). A proposal for including nomophobia in the new DSM-V. Psychology Research and Behavior Management, 7, 155-160. doi: 10.2147/PRBM.S41386
  • Çiçek, B. (2020). Öz düzenlemenin nomofobi üzerindeki etkisi. Bitlis Eren Üniversitesi İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi Akademik İzdüşüm Dergisi5(2), 89-101.
  • Erdem, H., Kalkın, G., Türen, U. ve Deniz, M. (2016). Üniversite öğrencilerinde mobil telefon yoksunluğu korkusunun (nomofobi) akademik başariya etkisi. Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 21(3), 923-936.
  • Günlü, A. ve Uz-Baş, A. (2020). Genişletilmiş benlik kuramı bağlamında Nomofobi. İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi9, 3853-3873. doi: 10.15869/itobiad.778313
  • Polat, R. (2017). Dijital hastalik olarak nomofobi. Yeni Medya Elektronik Dergisi, 1, 164-172. doi: 10.17932/IAU.EJNM.25480200.2017.1/2.164-172
  • SecurEnvoy (A Shearwater Group plc Company). (2012). 66% of the population suffer from Nomophobia the fear of being without their phone. https://securenvoy.com/blog/66-population-suffer-nomophobia-fear-being-without-their-phone-2/
  • Straube, T., Glauer, M., Dilger, S., Mentzel, H. J. ve Miltner, W. H. (2006). Effects of cognitive-behavioral therapy on brain activation in specific phobia. Neuroimage, 29, 125-135. doi: 10.1016/j.neuroimage.2005.07.007
  • Tarsha, A. A. (2016). The role of existential therapy in the prevention of social media-driven anxiety. Existential Analysis, 27(2), 382-389.
  • Türen, U., Erdem, H., ve Kalkın, G. (2017). Mobil telefon yoksunluğu korkusu (nomofobi) yayılımı: Türkiye’den üniversite öğrencileri ve kamu çalışanları örneklemi. Bilişim Teknolojileri Dergisi, 10(1), 1-12.
  • Young, K. S. (2011). CBT-IA: The first treatment model for internet addiction. Journal of Cognitive Psychotherapy25, 304-312. doi: 10.1891/0889-8391.25.4.304

Uzman Bilgisi

Psk. Elif ÇALIŞKAN
Klinik Psikolog
  • Üniversite : Hacettepe Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Psikoloji (Yüksek Şeref Öğrencisi), 2016, Hacettepe Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sosyoloji (Yan Dal), 2016
  • Uzmanlık : Ankara Üniversitesi, Sağlık Bilimler Enstitüsü, Disiplinler Arası Aile Danışmanlığı (Yüksek Şeref Öğrencisi), 2021

Yazıları

Güncel Psikoloji Yayınlarımız

Yardıma ihtiyacınız var mı? Size ulaşalım.