
Otizm, tıp literatüründe otizm spektrum bozukluğu (OSB) olarak adlandırılan hastalığın kısaltmasıdır. Beyin gelişimindeki birtakım farklılıklardan kaynaklı olarak doğuştan itibaren otizm görülür. Belirtiler, ilk bebeklik döneminde ortaya çıkar ve hastanın bütün hayatı boyunca görülebilir. Ancak gerekli tedavi ile belirtilerin görülme sıklığı ya da günlük hayatta olumsuzluklara yol açan etkileri önlenebilir. “Otizm nedir?” sorusuna yanıt arayan pek çok kişi vardır. Bu konuda gerekli bilinç oluşmadığı için bazı aileler, hastalığın nedeni hakkında yanlış bir fikir sahibi olabilir ya da kendisini suçlayabilir. Otizmin farklı nedenleri olduğu bilinse de hastalığın beyin ve sinir sistemindeki bazı farklılıklardan kaynaklandığı düşünülmektedir. İşlevsel açıdan meydana gelen bazı farklılıklar, hastalığın ortaya çıkmasına yol açabilir.
Otizmli bireylerin sözel becerilerinde belirgin sıkıntılar vardır. Ayrıca otizmliler, iletişim kurma sürecinde de ciddi sorunlar yaşarlar. Çocuklarda otizm belirtileri ortaya çıkar çıkmaz hekime başvurmak ve tanı, tedavi sürecini başlatmak gerekir. Erken teşhis için bebeklik döneminden itibaren çocuğunuzun davranışlarını gözlemlemelisiniz.
Otizm Neden Olur?
“Otizm neden olur?” sorusunun yanıtını verirken farklı faktörlerden bahsetmek gerekir. Çünkü bu hastalığın birden fazla nedeni vardır. Kesin olarak hastalığın bir nedenden kaynaklandığını da söylemek zordur. Genetik faktörler, otizm üzerinde etkilidir. Akraba evliliği, ailede otizmli bir birey olması gibi nedenlerle risk artabilir. Kardeşlerden birinde hastalık varsa diğerinde de görülme ihtimali yüksektir. Çeşitli gelişimsel bozukluklar da otizm ihtimalini artırır. Down S+endromlu bireylerde, Serebral Palsi hastalarında otizm görülme ihtimali, sağlıklı kişilere göre daha fazladır.
Çevresel etkilerin de otizme yol açma ihtimali üzerinde duran bilim insanları, bu konuda araştırmalarını sürdürmektedir. Bazı viral enfeksiyonların hastalığın ortaya çıkmasında etkisi olduğu düşünülür. Ayrıca annenin hamileyken kullandığı ilaçlar, hava kirliliği gibi sebeplerin de otizm üzerinde etkisi olup olmadığına dair araştırmalar sürmektedir.
Otizmi Nasıl Tanıyalım?
Erken bebeklik döneminden başlayarak en sık rastlanan belirtiler:
- Göze bakmama
- Karşılık vermeme
- Taklit yapmama
- Adına bakmama
- Sallanmayı veya dönmeyi sevme
- Dönen cisimlere ilgi
- Tek düze oyun (sıralama vb.)
- Hayali oyun oynamama
- Değişiklikten hoşlanmama
- Aynı hareketleri, davranışları yineleme
- Diğer çocuklara ilgisizlik
- Konuşmada gecikme veya konuşmama
- Gülümseme, el sallama gibi sosyal hareketleri yapmama
Otizm ve diğer yaygın gelişimsel bozukluklarda erken tanı ve uygun müdahele yaşamsal önem taşır. Son yıllarda erken tanı 1 – 1,5 yılın altına inmiştir.
Dikkatli anneler ve babalar çocuklarındaki farklılığı algıladıklarında, şüphelendiklerinde hiç vakit geçirilmeden uygun yerlere başvurulmalılardır.
- Kayıtsızdır.
- Etkinliklere ancak erişkinlerin yardımı ve ısrarı ile katılır.
- İletişim kurmaz, göze bakmaz.
- Gereksinimlerini bir erişkinin elini kullanarak anlatır.
- Başka çocuklarla oynamaz.
- Seslenildiğinde adına dönüp bakmaz.
- Ekolaliktir. Sözcükleri papağan gibi tekrar eder.
- Garip davranışlar.
- Uygunsuz gülmeler veya kıkırdamalar.
- Göz teması kurmaz.
- Değişiklikten hoşlanmaz.
- Bir kısmı sosyal boyutu olmayan işleri çok iyi ve çok çabuk yapabilir.
Otizm Belirtileri Nelerdir?
“Otizm belirtileri nelerdir?” sorusuna yanıt arayanlar, erken teşhis için bebeklik dönemi bulgularına odaklanmalıdır. Bebeklerde otizm belirtilerini tespit etmek için dikkatli hareket etmek gerekir. Göz teması kuramayan, ebeveynlerinin kim olduğunu anlayamayan bebeklerde otizmden şüphelenilebilir. Ayrıca adını bilecek yaşa geldiğinde adına tepki vermeme de belirtiler arasındadır.
Sosyal iletişimi zayıf olan otizmli çocuklar, içine kapanık bir tutum sergiler. Bazılarında aşırı bir sinirlilik hali de görülür. Konuşmadan derdini anlatmaya çalışma davranışı yaygındır. Annesini, babasını çekiştirerek, garip sesler çıkararak istediklerini yaptırmaya çalışırlar. Bazı çocuklarda belirtiler, 2 yaşından sonra ortaya çıkmaya başlar. 2 yaşına kadar normal tavırlar sergileyen çocuklar, bu yaştan sonra içe kapanma, iletişimden kaçınma, dil becerilerinde gerileme gibi belirtiler gösterebilir.
Tekrarlayıcı davranışlar, otizmli bireylerde yaygındır. Sürekli sallanma, dönme gibi hareketler yapabilirler. Otizm yüz şeklinde değişime sebep olan bir rahatsızlık değildir. Bu nedenle yüz şeklinden otizm tanısı konulması gibi bir durum söz konusu olamaz. Hafif otizm belirtileri ya da yukarıda sayılan durumlardan birkaçı varsa hemen bir psikiyatriste başvurmalısınız.
Otizm Çeşitleri Nelerdir?
Otizm spektrum bozukluğu, birden fazla rahatsızlığı ifade eden bir terimdir. Birbiriyle alakalı gelişimsel bozukluklara göre farklı hastalıklardan bahsedilebilir. Her hastada farklı belirtiler daha yoğun biçimde yaşanır. Bu nedenle belirtilerin yoğunluğuna ve türüne göre hastalıkların adı değişir.
Atipik Otizm
Atipik otizm, belirtilerin hafif seviyede seyrettiği türdür. Dil becerileri, sosyal gelişim, iletişim kurma gibi sorunlar düşük seviyededir. Sorunlar sadece tek bir alanda ya da birden fazla alanda görülebilir. Atipik otizm belirtileri şöyledir:
- Dil kullanımının amacına göre olmaması
- Aşırı utangaçlık problemi
- Kendi benimsediği ortamın dışına çıktığı takdirde şiddetli bir tepki gösterme
- Dış uyaranlardan aşırı etkilenme
- Bazı hareketleri tekrar tekrar yapma
Rett Sendromu
Rett sendromu, erkek çocuklarda görülmez. Sadece kız çocuklarında, rett sendromu rahatsızlığı yaşanır. Çocukta 4 yaşına gelmeden evvel ciddi bir gerileme söz konusu olur. Kafanın beşinci aydan itibaren büyümemesi, rett sendromunun en önemli belirtisidir. Rett sendromu olan çocuklardaki diğer belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Ellerin hareketlerinde azalma, elleri gerektiği gibi kullanmama
- Tekrarlayan, anlamsız el ve ağız hareketleri
- Yürümede zorluk çekme ve dengede duramama
- Konuşma becerilerinin gelişmemesi
Çocukluk Çağının Dezentegratif Bozukluğu
Çocukluk çağının dezentegratif bozukluğunda zihinsel gerilik söz konusudur. Ayrıca epilepsi hastalığı da zihinsel geriliğe eşlik eder. Söz konusu rahatsızlığın görüldüğü çocukların gelişimi, 2 yaşına kadar normal şekilde ilerler. 3 yaşından itibaren gelişimsel gerilikler görülmeye başlar. Ancak çocukluk çağının dezentegratif bozukluğu için 10 yaşından evvel kesin tanı koymak güçtür.
Çocuk, 10 yaşından önce bazı becerilerini yitirir. Sözel olarak kendini ifade etme, topluma uyum sağlama, idrarı ve büyük tuvaleti tutma, oyun becerileri zayıflar. Çocukluk çağının dezentegratif bozukluğu durumunda ilaç tedavisi uygulanır. Ayrıca hastanın düzenli olarak eğitim alması gerekir.
Başka Türlü Adlandırılamayan Yaygın Gelişimsel Bozukluk
Başka türlü adlandırılamayan yaygın gelişimsel bozukluk durumunda, dil ve iletişim sorunları ortaya çıkar. Ayrıca oyunlara katılamama, oyun oynayamama sorunları görülür. Sürekli tekrarlayan hareketler, ekolali gibi sorunlar da yaşanır. 3 yaşına kadar normal gelişim gösteren çocuklarda, bu yaştan sonra bir gerileme ortaya çıkar.
Otizm Teşhisi ve Tanısı Nasıl Konur?
Erken tanı hastalığın seyrini olumlu yönde değiştirmek açısından önemlidir. Teşhis için ilk olarak çocuğu gözlemek gerekir. Ardından çeşitli testler uygulanır. Evde otizm testi ile gelişim durumu değerlendirilir. “Otizm testi nasıl yapılır?” sorusuna yanıt arayanlar ilk olarak alanında uzman bir hekime başvurmalıdır. Teşhis, çocuk psikiyatristi ve çocuk nöroloğu tarafından konulabilir.
Otizm Tedavisi Nasıl Yapılır?
Otizm tedavi yöntemleri eğitim odaklıdır. Ancak ilk olarak ailenin, otizm konusunda yeterince bilgilendirilmesi gerekir. Ailenin bu süreçteki rolü son derece mühimdir. Aile bilgilendirildikten sonra çocuğa özel bir eğitim programı hazırlanır. Otizm tedavisi için konuşma terapisi verilebilir. Ayrıca duyu bütünleme terapisi de tercih edilen yöntemler arasındadır. Destekleyici terapiler ile çocuğun hem sosyal hem de duygusal açıdan kendini daha rahat ifade etmesi amaçlanır.
Destekleyici terapiler arasında; işitsel bütünleştirme, müzik, sanat, drama terapisi vardır. Ayrıca hayvan terapisi uygulamaları da yapılabilir. Otizmin ilaçla tedavi edilmesi mümkün değildir. Ancak eşlik eden bazı belirtilerin önlenmesi için ilaç kullanımı gerekir. Dikkat eksikliği, aşırı öfke ya da uyku sorunları mevcutsa ilaç kullanımına ihtiyaç duyulur.
Otizmde Erken Müdahale ve Önemi
Otizmde erken müdahale, eğitime daha erken başlamak açısından önemlidir. Çocuklar, küçük yaşlardayken daha kolay yönlendirilir. Bu nedenle eğitim sürecine ne kadar erken başlanırsa başarı şansı da o kadar artar. Bebeklik döneminde bazı otizm belirtileri fark edilse bile kesin teşhis için 2-3 yaşını beklemek gerekir. Bu yaşlardan itibaren doğru eğitim ile belirtiler ortadan büyük ölçüde kalkabilir. Böylece hem çocuğun hem de ailenin yaşamı daha kolay bir hale gelir.
Otizmli Çocuklara ve Ailelerine Destek Olma Yöntemleri
Otizmli çocuğa sahip ailelerin en sık şikâyet ettiği konulardan biri çevrelerindeki insanların anlayışsızlığıdır. Ancak birçok insan da otizmli çocuğu olanlara nasıl destek olacağını bilemeyebilir. Otizmli bireylere ve ailelerine şu detaylara dikkat ederek destek olabilirsiniz:
- Otizm ile ilgili araştırma yaparak yeni bilgiler edinebilirsiniz.
- Onlara duygusal anlamda destek olmak önemlidir.
- Sosyal etkinliklere otizmli çocukları davet ederek onlara değer verdiğinizi hissettirebilirsiniz.
- Çocuklarınızı otizm hakkında bilgilendirerek arkadaşlarına ayrımcılık yapmalarını engelleyebilirsiniz.
- Otizmli bir çocuğa birkaç saat bakarak annesinin biraz dinlenmesini sağlayabilirsiniz.
- Otizmli bir bireyi yakından tanıyarak onunla dost olmaya çalışın. Böylece onun sizinle sıkılmadan vakit geçirmesini sağlayabilirsiniz.
- Otizm farkındalık gününde çalıştığınız kurumlarda, okuduğunuz okullarda çeşitli etkinlikler düzenleyerek halkın bilinçlenmesini sağlayabilirsiniz.