
Çocuklarda Stres Nedir ve Neden Oluşur?
Çocuklarda stres yönetimi teknikleri onların yaşadığı stresin türüne bağlı olarak değişiklik gösterir. Çocuklarda stres, birçok farklı nedenle ortaya çıkabilir. Küçücük bedenlerinde taşımakta zorlandıkları yükleri, değişik duygusal tepkiler olarak dışarı yansıtabilirler.
Stres nedenleri arasında: yanlış ebeveyn tutumları, başarısızlık korkusu, performans kaygısı, sosyal fobi gibi birçok unsur yer alabilir. Bazı çocuklar rutin dışına çıkarak davranış değişiklikleri aracılığıyla streslerine dair ipuçları verebilirler. Bazı çocuklar, aşırı terlemeye, döküntüler çıkarmaya başlayarak fiziksel belirtiler sergileyebilirler. Burada çocuğun yaşadığı şeyi anlamaya odaklanmak, yaşanan stresin seviyesini azaltmaya yardım edebilir.
Çocuğun hissettiği kaygının ana nedenini bulduktan sonra onun bu konuyla ilgili hislerini anlamak, rahatlamasına yardımcı olabilir. Çocuklarda stres yönetimi teknikleri arasında en etkili seçeneklerden bir tanesi nefes egzersizleridir. Bunun dışında oyun terapisi, sanat terapisi gibi çeşitli yardımcı tekniklere başvurabilirsiniz. Çocuk psikolojisi alanında uzman bir terapistten yardım alarak yaşadığınız problemi daha rahat atlatabilirsiniz.
Çocuklarda Stresi Nasıl Anlarız?
Stres, günlük yaşam kalitesini büyük oranda bozan bir etkendir. Pek çok kişinin hayatını ise olumsuz şekilde etkiler. Sadece yetişkinlerde değil, çocuklarda da stres kendini çeşitli şekillerde belli eder. Çocuklarda stres belirtileri arasında:
- Aşırı terleme,
- Bacaklarını sallama,
- Tırnak yeme,
- Çabuk sinirlenme,
- Bir şeye odaklanamama,
- Derin düşünme hali,
- Gece uyumama,
- Ellerini ovuşturma,
- Durduğu yerde duramama ve sürekli hareket etme isteği gibi çeşitli faktörler yer alır.
Çocuklarda stres yönetimi teknikleri arasında zaman yönetimi de etkili çözümlerden bir tanesidir. Çocuk ödevini yetiştiremediği için okulda öğretmeninden eleştiri alacağını düşünüyor olabilir. Bu durum, onun için stres yaratan bir hal alabilir. Bu durumda çocuğun etkili zaman yönetimi için yapması gerekenleri öğrenmesi hayatını daha kolay bir hale getirebilir.
Zaman yönetimini etkili bir şekilde yapabilmenin en güzel yollarından biri rutin oluşturmadır. Her gün okuldan gelip biraz dinlendikten sonra çocuk belli saat aralığı içinde ödevlerini ve günlük ders tekrarlarını yapabilir. Bunu yaptığında erteleme davranışından da vazgeçerek sorumluluklarını öncelikleri haline getirebilir.
Çocuklar, sorumluluklarını hazlarının önüne koyabilmede zaman zaman problem yaşayabilirler. Bu durumla başa çıkabilmek için ona ödevini yapmadığında bu yüzden psikolojik olarak ne kadar sıkıntı yaşadığını hatırlatabilirsiniz. Stresin onu kötü etkilediğini, ödevlerini her gün belli bir düzende yaparsa okulda eleştiri almayacağını, derslerinde daha başarılı olabileceğini söyleyebilirsiniz. Çocuk, böylece bizzat deneyimlediği stres faktörünün oluşmasını engellemek, derslerindeki başarısını artırmak için düzenli ders çalışma rutinini oluşturabilir.
Diğer taraftan stres faktörü her zaman derslerden kaynaklı olmayabilir. Arkadaşları ya da ailesi tarafından kötü muamele gören çocuklar, fazla baskı altında olanlar stres belirtileri gösterebilir. Ailesinin onaylamadığı davranışları gerçekleştirdiğinde azarlanacağı ya da cezalandırılacağı kaygısı taşıyabilirler. Stresin her türlüsü çocuklar için yetişkinlerden daha farklı etkiler ortaya koyabilir.
Okul stresi dışında sosyal problemler, çocukların yaşadıkları çeşitli travmalar da onlarda sıkıntı yaratan durumlar arasındadır. Okul çağındaki çocuklarda en sık görülen stres faktörleri arasında ise akademik baskı ve sınav kaygısı ön plana çıkabilir. Bu gibi durumlarda çocuklarda stres yönetimi konusunda profesyonel yardım almayı ihmal etmemelisiniz.
Çocuklarda Stres Yönetimi İçin Etkili Teknikler
Çocuklarda stres yönetimi teknikleri, onun bütün hayatını daha sağlıklı ve dengeli yaşamasını sağlayabilir. Stresin birçok farklı nedeni vardır. Bunlar arasında akran ilişkileri ve sosyal baskılar da çocuklarınız için oldukça zorlayıcı durumlardır. Onun zamanla sıkıntıların üstesinden geleceğini düşünseniz de küçük çocuklar için stresin etkileri çok devasa olabilir.
Çocuklarda stres yöntemi teknikleri, onların yaşam kalitesini yükseltmek ve bu durumdan etkilenmelerini azaltmak için önemlidir. Bu teknikleri çocuklarınıza öğreterek ve onlarla etkili iletişim kurarak, suçlamadan, anlamaya çalışarak yaşadıkları stresi azaltabilirsiniz. Yaşadığı kaygıları sizinle paylaşabilmesini sağlayarak zaman içinde sorunlarını çözebilme becerisi kazanmasına yardım edebilirsiniz.
Çocuk bunu öğrendiğinde duygusal dayanıklılık açısından da gelişmeye başlar. Yaşadığı sorunları çözebilecek olmasına inanması çocuğun, yoğun stres yaşamasının önüne geçebilir. Bir problem yaşadığında o problemin neden olduğunu anlamasını sağlamanız önemlidir. Burada her zaman çocukla açık iletişimde olmaya önem vermelisiniz.
Çocukla açık iletişimde olarak kaygılarını, problemlerini, yaşadığı kişiyle konuşabilir hala gelmesine yardım edebilirsiniz. Bu yöntem, çocuğun öfke kontrolü sağlamasını, sorunları büyütmek yerine çözüm aramasını öğrenmeye yardım eder. Problem çözme becerilerinin gelişmesi özgüven geliştirme konusunda da ona yardımcı olur.
Okul Çağındaki Çocuklarda Stresle Başa Çıkma Yolları
Okula yeni başlayan bir çocuğunuz varsa evden ayrılacağı için stres yaşıyor olabilir. Bu konuda onunla konuşarak kaygılarını gidermeye yardım edebilirsiniz. Okulda arkadaşlarıyla bir araya gelerek yeni ilişkiler kuracağını, hayatında bu ilişkilere ihtiyacı olacağını anlatabilirsiniz. Yetişkin bir birey olduğunda başka insanlarla rahat bir şekilde iletişim kurabilmesi, kendi işlerini halledebilmesi için okula gitmesi gerektiğini anlamasını sağlayabilirsiniz.
Derslerin onun nasıl işine yarayacağını anlatarak hayatında yaptığı işlerin bir anlamı olduğunu anlamasına yardım edebilirsiniz. Empati kurmak, çocuğun duygularını anlamak, ona okula neden gitmesi gerektiği konusunda daha etkili bilgi aktarmanıza yardım edebilir. Kendinizin de zamanında okula gittiğini, her dersi sevmek zorunda olmadığını, ama şu anda okulun onun için gerekli olduğunu anlatabilirsiniz.
Okulda onu strese sokan herhangi bir durum varsa bunu tespit ederek birlikte çözmeye adım atabilirsiniz. Öğretmenini sevmiyor, arkadaşlarıyla anlaşamıyor, bazı derslerden hoşlanmıyor olabilir. Bu durumda öğretmenle görüşebilir, arkadaş ortamını gözlemleyebilirsiniz. Bazı dersleri de sevmek zorunda olmadığını, ama onlara da çalışması gerektiğini anlatabilirsiniz. Bunu iyi bir örnekle anlatmak gerekirse sizin de daha önce okul hayatında sevmediğiniz dersler olduğundan bahsedebilirsiniz.
Herhangi bir dersi sevmeyen ve sevmediği için çalışmayı reddeden bu yüzden de başarı kaygısı duyan çocuğa şu örneği verebilirsiniz:
Örnek1: “Matematik senin için zor görünebilir. Anlaması kolay olmayabilir. Onu sevmemiş olabilirsin. Belki de matematiğe bir şans verebilirsin. Onu dışarıdan bakınca hoşlanmadığın bir arkadaşın gibi düşün, tanıdığın zaman belki de seversin. Sevmesen bile her gün belli bir saat ayırarak matematik çalıştığında en azından dersini geçecek başarıyı elde edebilirsin. Bu da sana o dersten geçebilmen için gerekli yeterliliği sağlar. Gerekirse zorlandığın konularda öğretmeninden yardım almaktan çekinmemelisin. Anlayamadığın bir yer olursa öğretmenim, ben bu konuyu anlayamadım, diyerek sana yardım etmesini talep edebilirsin. Böyle olduğunda belki de senin için zor görünen bir problem o kadar da zor olmayabilir. Bir süre sonra üstüne düşerek o zorluğu kolaylığa çevirebilirsin.”
Örnek2: “Resim yapmaktan hoşlanmayabilirsin. Belki resimlerin çok iyi olmayabilir. Herkes çok iyi resim yapmak zorunda değil. Herkesin yeteneği ve ilgi alanı farklıdır. Resme bakış açını geliştirecek bir araç olarak bakabilirsin. Sana verilen resim ödevlerini yerine getirerek okulda senden istenen görevi yerine getirmiş olursun. Bu sayede dersle ilgili sorumluluğunu yerine getirdiğin için kimse sana kızamaz.”
Bu tarz konuşmaları farklı dersler için uyarlayarak çocuğun kaygılarını ve stres durumunu gidermede kullanabilirsiniz. Çocuğun duygusal farkındalık geliştirmesine yardım edecek bu yöntemler sayesinde ona hem akademik hem de sosyal hayatta gerekli desteği sağlayabilirsiniz.
Çocuklarda Duygusal Dayanıklılığı Artırmak
Çocuklarda duygusal dayanıklılığı artırmak için onlarla her an etkili iletişim içinde olmalısınız. Gününü size anlatmasını sağlayabilirsiniz. Onu dinlerken başka kimseyle ve hiçbir şeyle meşgul olmadan bütün dikkatinizi ona vermelisiniz. Çocukların duygularını ifade ederken aile desteği görmesi son derece değerlidir. Bir şey anlatırken fazla müdahaleci ve eleştirel olursanız duygularını ve yaşadıklarını sizinle paylaşmakta yeterince istekli olmayabilir.
Ona tavsiyeler vermek yerine sorular sorarak olaylar hakkında farklı bakış açıları geliştirmesine yardım edebilirsiniz. Bir olumsuzluk yaşadığında, arkadaşı kendisine kötü davrandığında, yaşadığı şeyin nedenini sorabilirsiniz. Burada örnek soru kalıpları şunlar olabilir:
- Sence arkadaşın sana neden böyle davranmış olabilir?
- Sence öğretmenin sana bunu neden söylemiş olabilir?
- Arkadaşın sence sana bu lafı neden söyledi?
- Sen bu cümleyi duyduğunda ne hissettin?
- Sence nasıl davranmalıydı?
Bu soruları çoğaltabilirsiniz. Soru sorarken onu suçlayıcı olmaktan kaçınmalısınız. Sadece düşünmeye sevk edici sorularla onun yaşadığı durumu sorgulamasını ve kendince farkındalığının artmasını sağlayabilirsiniz. Çocukları düşünmeye sevk ettiğinizde, kendilerini suçlamak yerine olayların neden gerçekleştiğine yoğunlaşmalarını sağlarsınız. Bu da onların kendi bakış açılarını geliştirmelerine yardım eder. Bazı konularda sorumluluk almasını sağlamak adına kendi hatalarından kaynaklı durumlarda ise şu sorulara yönelebilirsiniz:
- Sence bu durumda senin sorumluluğun nedir?
- Arkadaşın ona böyle davrandığın için üzülmüş olabilir mi?
- Ödevini zamanında yapsaydın, öğretmeninden eleştiri alır mıydın?
Bu soruları sorarken anlayışlı ve şefkatli bir ses tonuyla ve çocuğu yargılamayan bir tavırla konuşmalısınız. Onu, yaşadığı stresin nedenini düşünmeye ve anlamaya teşvik etmelisiniz. Bu düşünce sistemi, çocuğun sorumluluk bilincinin gelişmesine de katkı sağlar. Bu katkı, onun çalışmadığı dersler yüzünden okulda eleştiri alacağı kaygısını duymasını engelleyebilir. İleride oluşabilecek kaygı bozukluklarının önüne geçmeye yardımcı olabilir. Her şeyi zamanında yapması gerektiğini öğrenen bir çocuk, sorumluluk bilinciyle hareket ederek kendi yaşının gereklerini yerine getirebilir. Bu da gelecek kaygısı yönünde daha az endişeye kapılmasına yardımcı olabilir.
Çocuklarda Stres ve Kaygı Arasındaki Fark
Çocuklarda stres yönetimi tekniklerini uygulamak kadar yaşadıkları sorunu doğru tespit etmek de son derece önemlidir. Stres ve kaygı belirtileri arasında fark vardır. Burada dikkat etmeniz gereken temel şey, stresin kısa dönemli ve bir olaya ya da duruma yönelik olmasıdır. Belli durumlar ortaya çıktığında çocuklar stres yaşayabilirler. Kaygı ise daha uzun süreli etkileri olan ve genellikle bir durumla tetiklense bile ortada tehlike yokken de devam eden durumdur. Bir dersten sınıfı geçemeyecek olmaktan korkmak, ders dönemi boyunca süren bir kaygıyı ifade edebilir.
Stres ve kaygı farkı, stresin anlık olarak yaşanması, kaygının ise uzun dönemli bir etkisi olmasından kaynaklanır. Çocuk ister stres ister kaygı yaşıyor olsun, burada hem ailenin hem de öğretmenin önemli bir rolü vardır. Öğretmen, çocuğun kaygısını ve stresini gidermek için onunla konuşabilir. Ders çalışma teknikleri hakkında bilgilendirici ve yol gösterici olabilir.
Yapıcı bir tonda ve sağlıklı iletişim becerileri çerçevesinde kurulan bağ, çocuklardaki stres ve kaygı durumunu azaltmada yardımcı olabilir. Bunun yanında çocuğun stres ve kaygı durumunu tetikleyen başka faktörler varsa ve aşmakta zorluk yaşıyorsanız terapi desteğine başvurabilirsiniz. Çocuklarda stres yönetimi teknikleri konusunda bir uzmandan yardım almak, bu konu hakkında daha bilinçli hareket etmenizi sağlar. Yaşanan sıkıntıyı daha etkili bir şekilde çözmenizde size yol gösterir.