Fobiler

FOBİLER (ÖZGÜL/SPESİFİK FOBİLER)

Fobi, belirli bir nesne ya da duruma karşı hissedilen yoğun ve makul olmayan korkudur. Birey, fobik nesne ya da durumla ilgili yaşadığı korkunun saçma olduğunu bilir ancak korku duymaya devam eder ve bu konudaki akılcı olmayan düşünceleri engellemekte güçlük yaşar. Korku aşırı düzeye ulaştığında birey, endişe yaşanan nesne ya da durumdan kaçınmaya başlar. Bir süre sonra korkulan nesne ya da durumun düşüncesi bile tetikleyici olur. Korkulan nesne ya da durumdan kaçınma ise bireyin işlevselliğini önemli ölçüde etkiler ve yaşam kalitesini bozar. Özgül fobilerin popülasyonda görülme sıklığı yaklaşık olarak %6 civarıdır. Kadınlarda, erkeklere göre daha sık gözlenmektedir. Korkuların çok fazla arttığı ve kişinin gündelik hayatını sürdürme konusunda onu işlevsiz hale getirdiği durumda ruh sağlığı alanında çalışan profesyonellerden (psikiyatrist, psikolog) destek alması oldukça önemlidir.

Çocukluk Döneminde Gözlenen Fobiler

Çocukluk döneminde gözlenen fobilerin başlangıcı genellikle 7-11 yaş arasıdır. Çocuklarda yaklaşık olarak %5-6 oranında; ergenlerde ise %15-16 civarında gözlenmektedir. Kaygı bozukluğu sınıflandırması altında adı geçen fobiler, çocukluk döneminde gözlenen korkulardan farklıdır. Örneğin; gece yalnız yatmaktan, yabancılardan ya da banyo yapmaktan/sudan korkan çocuğun, yaş aldıkça bu korkuları azalır. Ancak fobik bir durumda bu korkular yaşla birlikte azalmaz. Çocuk, telkin edilmesine ya da güvence verilmesine rağmen bir türlü rahatlayamaz. Örneğin, köpeklerden/kedilerden korkan bir çocuk, sevimli bir köpek/kedi görmesine ya da annesinin ona zarar vermeyeceğini söylemesine rağmen köpeğe/kediye dokunmaz istemez.

Fobilerin Nedenleri Nelerdir?

Fobik durumun başlangıcı, çocuğun korku uyandıran nesne/duruma doğrudan maruz kalması ya da bu tarz bir deneyimi gözlemlemesiyle ortaya çıkabilir. Fobik nesne/durum çocukta huzursuzluk, kaygı, korku, çaresizlik hissi yaratır. Bu durumla baş edemeyeceğini, zarar göreceğini ya da bedensel belirtiler göstereceğini (kusmak, bayılmak, baş dönmesi gibi) düşünen çocuk rahatsızlık duyar. Bu rahatsızlığı azaltmak için fobik nesne/durumdan kaçınır. Kaçınmayla birlikte az da olsa hissettiği rahatlamayla beraber bu tepki pekişir. Sonraki aşamalarda, her fobik nesne/durumla karşılaştığında kaçınma eğilimine girer. Bu sebeple de hiçbir zaman fobik nesne/durumla yüzleşemez.

Fobik Durumlarda Görülen Belirtiler Nelerdir?

Fobik nesne/durumla karşılaştığında çocukta terleme, karın ağrısı, titreme, sık nefes alıp verme, boğulma hissi, göğüste ağrı, idrara çıkma isteği gözlenebilir. Bu gibi anlarda çocuk fobik nesne/durumdan kaçınma eğilimi gösterir. Küçük çocuklar, anne babayla birlikte uyuma, korktuğu yerlere giderken/oda değiştirirken anne babanın kontrol etmesini isteme, ağlama, anne babaya yapışma ya da öfke nöbeti gibi tepkiler verebilir. Anne babanın bu tarz kaçınma durumlarında çocuğun talebini her seferinde yerine getirmesi, fobik durumun şiddetini arttırmakta; çocuğun “kaçınma” tepkisini pekiştirmektedir.

Fobilerin Türleri

Çocuk okula gitmeyi, fobik nesneyle karşılaşmamak için sokağa çıkmayı, doktor/hastaneye gitmeyi, asansöre binmeyi reddedebilir.

En sık gözlenen fobiler:

Kapalı yerde kalma korkusu (klostrofobi), yükseklikten korkma, asansörden korkma, hayvanlarla ilgili korkular, örümcek korkusu, uçan nesnelerden korkma, palyaçolardan korkma, kusmaktan korkma, sudan korkma, kan enjeksiyon fobisi (kan alımı/iğneden korkma) sayılabilir. Bazı durumlarda ise birden fazla fobik durum bir arada gözlenebilir.

Fobilerde Kullanılan Tedavi Yöntemleri

Fobik nesne/durumla ilişkili yoğun kaygı, korku ve kaçınma davranışı altı aydan uzun süre devam ettiğinde profesyonel yardım alınması önemlidir. Bilişsel Davranışçı Terapi ya da sanal gerçeklik gibi teknikler özgül fobilerin tedavisinde ilaçlı tedavinin yanı sıra kullanılan oldukça etkili yöntemlerdir. Özgül fobilere müdahalede esas prensip, çocuğu kaçındığı fobik nesne/duruma maruz bırakarak kaçınmayı engellemektir. Fobik nesne/durumla karşılaştığında zarar göreceğini, bayılacağını, kusacağını ya da öleceğini düşünen çocukta yoğun bir kaçınma davranışı gözlenir. Bir süre sonra fobik nesne ya da durumla ilişkili olabilecek her şeyden kaçınır hale gelir ve işlevselliği büyük ölçüde etkilenir. Çocuğu, aşamalı olarak kaçınılan nesne ya da duruma maruz bırakmak tedavi protokolünün esasını oluşturur. Kaygı ile çalışırken kullanılan yöntemler arasında çocuk/genç ve ebeveyn/bakım veren kişilere psikoeğitim vermek, tutumlar üzerinde çalışmak, kaygı veren olay-düşünce-duygu-davranış arasındaki bağı kurmak oldukça önemlidir.

Fobilerin tedavisinde psikoterapinin yanı sıra kaygı belirtilerini azaltan betabloker tarzı ilaçlar da kullanılmaktadır. İhtiyaca göre psikiyatri uzmanı tarafından reçete edilen bu ilaçların hekim gözetiminde kullanılması ve takibinin yapılması çocuğun işlevselliği açısından oldukça önemlidir.

Uzman Seç

Şube Seçiniz :

Kavaklıdere İstanbul, Levent (Karanfil) İstanbul, Levent (Sülün) İstanbul, Suadiye

Güncel Psikoloji Yayınlarımız

Yardıma ihtiyacınız var mı? Size ulaşalım.