Çocuklara Dair DEHB ve Tedavi Süreci
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu 7 yaşından önce başlayan ve kendini dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ve dürtüsellikle gösteren nörogelişimsel bir bozukluktur. Çocukların okula başlamasıyla beraber dehb semptomları belirginleşir. Okula başlayan DEHBli çocukta en fazla kendini gösteren semptomlar: dikkatini bir konu üzerine yoğunlaştıramaması, derste yerine oturmakta zorlanması, okuma güçlüğü yaşaması, bozuk yazı yazması, defter ve kitaplarının kirli ve düzensiz olması, sıra, masa ve odasının dağınık olması, öğretmenini dinlememesi, ara sıra dersten çıkması, el ve ayak hareketleri nedeniyle sınıftakilerin dikkatini dağıtması, algılamada zorluk ve sakar olmasıdır. Ergenlerde ise huzursuzluk hissi daha yoğun hissedilmekle beraber ergenler riskli davranışlar gösterebilirler. Örneğin; motosiklet kazası. Erişkinlik döneminde ise bir etkinliği tam anlamıyla bitirmeden başka bir etkinliğe geçme ve plan programlarını tamamlayamama gibi belirtilerle karşımıza çıkabilir.
DEHB belirtilerine bakacak olursak 3 grupta inceleyebiliriz. Dikkat eksikliği belirtileri olarak:
Okul veya oyun oynarken ve diğer etkinliklerdeki görevleri yaparken dikkati devam ettirmede çoğunlukla sıkıntı yaşarlar.
Ayrıntılara dikkatini verme konusunda sorun yaşarlar.
Bir ödevi veya bir işi tamamlamakta zorlanırlar.
Ödevler veya etkinlikler için gerekli olan şeyleri sık sık kayberderler.
Dikkatleri kolayca dağılır ve günlük etkinliklerde hatırlaması gereken şeyleri unutur.
Hiperaktivite belirtileri ise:
Oturması gereken yerde oturma konusunda zorlanma
Çok fazla konuşma
Sessizce oynayamama
Sık sık elleri kıpırdatma veya ayakları aşağı yukarı zıplatma
Aşırı koşma veya tırmanma
Dürtüsellik belirtileri ise:
Sırada beklemede zorlanma
Sık sık araya girme ve zorla girme
Düşünmeden cevap verme
Bir tanı konulabilmesi için bu belirtmiş olduğum belirtilerin en az 6 dikkat eksikliği belirtisi ve toplam 9 hiperaktivite/dürtüsellik belirtisi gösteriyor olmasının yanı sıra bu belirtilerin en az 6 aydır görülüyor ve 7 yaşından önce ortaya çıkmış olması gerekir.
Tedavi sürecinde ise ilaç tedavisi ilk önceliktir. Bunun için bir psikiyatristen yardım alınmalıdır. Bunun yanı sıra, ilaç tedavisiyle birlikte psikososyal ve bilişsel eğitimleri içerek çok yönlü bir tedavi yaklaşımıyla ilerlenmelidir. Psikososyal yaklaşımdaki amaç çocuğun ev içindeki yıkıcı davranışlarını azaltmasını sağlayarak aileye bu durumla başetme konusunda özgüvenlerini arttırmaları ve aile içindeki sorunları azaltmaları ile ilgili destek sağlamaktır. Bu tedavi içinse bir psikologdan yardım alınması önerilir.
Uzman Bilgisi
Psk. Lara BALKANER SÜNGER
Klinik Psikolog
- Üniversite : Özyeğin Üniversitesi, Psikoloji Bölümü ( Başarı Bursu), T.C İstanbul Üniversitesi, Çocuk Gelişimi Ön Lisans Programı (Açıköğretim)
- Uzmanlık : T.C. Üsküdar Üniversitesi, Klinik Psikoloji (Tezli) Yüksek Lisans
Yazıları

Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Etkisi
Boşanma süreci çocuklarda farklı psikolojik etkiler gösterebilir. Bu etkilerin şiddeti çocuğun yaşına, çocuğun bu konuyla ilgili bilgilendirilme biçimine, aile içi iletişime, ebeveynlerin tutumuna, anne ve babanın ruhsal durumuna, çocukla geçirilen kaliteli vakte ve evlilik süresince yaşanan çatışmalara göre değişmektedir. Boşanma süreci çocuklar için travmatik bir deneyim olabilmektedir.
Podcastler

Çocuklara Dair DEHB ve Tedavi Süreci
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu 7 yaşından önce başlayan ve kendini dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ve dürtüsellikle gösteren nörogelişimsel bir bozukluktur. Çocukların okula başlamasıyla beraber dehb semptomları belirginleşir. Okula başlayan DEHBli çocukta en fazla kendini gösteren semptomlar: dikkatini bir konu üzerine yoğunlaştıramaması, derste yerine oturmakta zorlanması, okuma güçlüğü yaşaması, bozuk yazı yazması, defter ve kitaplarının …
Güncel Psikoloji Yayınlarımız

Depresyonun Gençler Üzerindeki Etkileri ve Ergenlik Döneminde Destek
Ergenlik; gençlerde ani ve hızlı değişimlerin olduğu, hormonal değişikliklerle birlikte bu kişilerin kendi kimliklerini …

Dil ve Konuşma Terapisi Nedir?
Dil ve konuşma terapisi, iletişim bozukluklarının önlenmesi, değerlendirilmesi, teşhisi ve müdahalesinde kullanılan …

Dünden Bugüne: Cinsel Mitler
Canlılar olarak hayatımızı devam ettirebilmek için çeşitli kaynaklara ihtiyaç duyarız. Biz insanların ihtiyaçlarını …

Öfke Kontrolü: Sağlıklı İçsel Dengeye Ulaşma Yolu
Öfke, hepimizin zaman zaman deneyimlediği güçlü bir duygudur. Hayal kırıklığı veya algılanan adaletsizlik gibi …

Depresyon ve İş Performansı: İş Hayatında Depresyonla Nasıl Başa Çıkılır?
Depresyon, melankoli kavramı altında ruhsal bozukluklar içerisinde en eski tanımlanan kavramlardan birisi olarak gelmiştir. …

Obsesif Kompulsif Bozukluğu Anlamak ve Yönetmek
Takıntılar ve Zorlayıcı Düşünceler: Obsesif Kompulsif Bozukluğu Anlamak ve Yönetmek Dönemsel olarak bazı düşünce …

Psikolojik Dayanıklılık: Zorluklarla Başa Çıkmanın Gücü
Psikolojik dayanıklılık dediğimizde genellikle ilk olarak akıllara, olumsuz olaylar geliyor ama yaşam boyunca kaygı, …

Kendine İyi Bakmanın Önemi: Kendini Önceliklendirme ve Öz-Bakım Pratikleri
Kendine iyi bakmak, bedensel, zihinsel ve duygusal sağlığımızı korumak için hayati öneme sahip bir davranıştır. …

Uyku ve Zihinsel Sağlık İlişkisi: İyi Bir Gece Uykusunun Önemi
Uyku canlıların temel fizyolojik gereksinimleri arasında yer almaktadır. Uykunun amacı vücudun dinlenmesini ve enerjisinin …
Yardıma ihtiyacınız var mı? Size ulaşalım.
₺1.00Randevu Talebi