Panik Atak
Panik atak, beklenmedik bir şekilde, kendiliğinden olan, çarpıntı, terleme, titreme, nefes alamama hissi, göğüste ağrı ya da sıkışma, baş dönmesi, sersemlik, uyuşma, karıncalanmanın eşlik ettiği, kişide yoğun bir ölüm, bayılma ya da delirme korkusu yaşatan bir durumdur.
Panik atak geçiren kişiler, büyük bir endişe ile hastanelerin acil servislerine ‘kalp krizi geçiriyorum’, ‘boğuluyorum’, felç oluyorum’, ‘bayılacağım’ gibi şikayetlerle başvururlar. Acil servislerde gerekli tıbbi taraması yapılır, belirtileri açıklayacak herhangi bir bulgu saptanmaz ve kişinin panik atak geçiriyor olabileceği düşünülür ve kişi psikiyatri hekimine yönlendirilir. Bu yönlendirilen kişilerin bir kısmı psikiyatri hekimine başvururken, bir kısmı da acil serviste yapılan değerlendirmelere rağmen hala kendisinde bir kalp hastalığı olduğu gibi düşüncelerle kardiyologlara, dahiliye hekimlerine başvururlar, çünkü panik atak geçiren birine göre, atak sırasında yaşadığı belirtiler tam anlamıyla bir kalp krizi ya da bir felç belirtilerinin aynısı olabilir, fakat arada çok büyük bir fark vardır, panik atak bir belirti taklitçisidir, kalp krizi ya da felç gibi durumları sadece taklit eder ve bu kişilerin kalp, akciğer, sinir sistemi gibi hayati organları büyük çoğunlukla tamamen sağlıklıdır. Peki sorun nerede?
Öncelikle bilinmesi gereken şey panik atak bir hastalık değildir, sadece bir belirtidir, tamamen sağlıklı olan, hiç bir psikiyatrik hastalığı olmayan kişiler de hayatlarının bir döneminde panik atak geçirebilir, bu durum öksürmeye benzer, şimdi kendinize sorun: öksürük bir hastalık mıdır? Hayır değildir, öksürük bir belirtidir, bir akciğer hastası da öksürebilir, boğazına su kaçan biri de öksürebilir, panik atak aynen öksürüğe benzer, bir belirtidir, hastalık değildir. Peki madem hastalık değil neden psikiyatriste gideyim?
Eğer kişi panik atakları sebebiyle ya da panik atak geçireceğim korkusu ile sosyal hayattan kendini izole ediyorsa, topluma giremiyorsa, sinemaya gidemiyorsa, otobüse binemiyorsa, asansörü kullanamıyorsa, evde yalnız kalamıyorsa bu durum artık bir hastalıktır ve adı Panik Bozukluktur ve bir psikiyatri hekimine başvurulması gerekir.
Panik bozukluk toplumda her yüz kişiden 1 ya da 2′ sinde görülen bir durumdur. Panik bozukluk tamamen tedavi edilebilen, uygun koşullarda verilmiş bir bilişsel terapi ile tekrarlama olasılığı en aza inen bir bozukluktur.
Eğer göğüste sıkışma, nefes alamama, çarpıntı, titreme, terleme, baş dönmesi, bulantı, sersemlik gibi belirtileriniz varsa, sık sık acil servislere gitmenize rağmen hiç bir hastalık saptanamıyorsa, bir psikiyatri hekimine başvurmanız, sizi, yaşadığınız bu korkutucu tecrübelerden kurtarabilir.
Uzman Bilgisi
Dr. Mustafa TATLI
Psikiyatrist
- Üniversite : Marmara Üniversitesi, Tıp Fakültesi (İngilizce)
- Uzmanlık : Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Yazıları
Yasak Elma ve Bilişsel Evrim
Semavi dinlerin hepsinde ortak bir olaydan bahsedilir; Adem ile Havva’ nın cennetten kovulması… Buna göre Tanrı, Adem ile Havva’ ya ‘her istediğinizi yapabilirsiniz fakat sadece şu ağaca yaklaşmanızı yasaklıyorum’ der.
Depresyon Davulla Zurnayla Gelmeyebilir
Depresyona ait moralsizlik, isteksizlik, hayattan zevk alamama, içe kapanma, ağlamalar, sinirlilik şikayetleri, çoğunlukla kolaylıkla fark edilebilir ve varlığında ‘Acaba depresyona mı giriyorum?’ düşüncesiyle bir psikiyatriste başvurmanızı sağlayabilir. Fakat depresif hastalıklar her zaman böyle davul zurna çalarak kendini belli ede ede başlamayabilir.
Panik Atak
Panik atak, beklenmedik bir şekilde, kendiliğinden olan, çarpıntı, terleme, titreme, nefes alamama hissi, göğüste ağrı ya da sıkışma, baş dönmesi, sersemlik, uyuşma, karıncalanmanın eşlik ettiği, kişide yoğun bir ölüm, bayılma ya da delirme korkusu yaşatan bir durumdur. Panik atak geçiren kişiler, büyük bir endişe ile hastanelerin acil servislerine ‘kalp krizi geçiriyorum’, ‘boğuluyorum’, felç oluyorum’, ‘bayılacağım’ …
Otizmli Çocuğa Yaklaşım
Otizm çocukta sosyal etkileşimde kısıtlılık, iletişim düzeyinde belirgin gecikme, ilgi alanlarında sınırlılık ve tekrarlayıcı davranışlar gibi bulgularla ortaya çıkan bir gelişim bozukluğudur.
Vajinismus Nedir? Ne Değildir?
Vajinismus; vajina (kadın cinsel organı) girişindeki kasların kasılması sonucu oluşan, ağrı algısının yaratmış olduğu kaygı ile karakterize olan ve cinsel birleşme sırasında zorlanma ya da cinsel birleşmenin mümkün olamaması ile sonuçlanan psikolojik bir bozukluktur.
Türsel Mutluluk Ortaklıkla Mümkündür
Bilinç: Bilinç, kişinin kendisine, yaşantılarına, çevresine, öteki kişilere ve bir bütün olarak içinde yaşadığı evrene ilişkin farkındalığıdır. Peki bizler ‘bilinci açık’ bireyler olarak kendimizin, çevremizin ve yaşadığımız evrenin gerçekten farkında mıyız?
Hiç Büyümeyen Mutsuz Bir Çocuk : Peter Sellers
Sinema salonuna girdiğimiz andan itibaren 7. sanatın büyülü atmosferi içerisinde yeni bir dünyaya adım atmış oluruz. Salonun kapısında günlük yaşam kavgaları geride kalır ve koltuğa oturup, film başladığı andan itibaren, bambaşka hayatların içinde buluruz kendimizi. Kendi yaşantımızda zengin, fakir, aşık ya da nefret dolu olabiliriz bunun bir önemi yoktur, o koltukta oturduğumuz sürece artık beyaz …
Depresyon Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıldır?
‘Depresyon’ terimi gündelik hayatta en çok kullanılan tıp terimlerinden biridir, bu sebepledir ki; bir çok yanlış anlaşılma ve yanlış inanışın konusu olmuştur. Hemen hemen herkesin hayatının bir döneminde ağzından : ‘ Bu aralar depresyondayım.’ cümlesini duymak kuvvetle muhtemeldir. Peki acaba her üzgün hissetme hali, her keyifsizlik, depresyon mudur? Depresyon nedir? Ne değildir? Nasıl tedavi edilir? …
Bir Psikiyatristin Nefret Günlüğü
Şehrin beti benzi atmış hastalıklı rengi, insanın içindeki yaşama isteğini azaltıyordu. Aslında dışarıdan gelenler kasvetli havanın bu şehre çok yakıştığını söylerler. Burada yaşayanlar için çok da fark etmiyor aslında. Her gün, birbirinin aynı hayatlarından, şikayet etmeden günü akşam ediyorlar. Benim de farklı geçmiyor günlerim senin yokluğunda.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)
Psikoterapi; bireylerin, bilişsel, duygusal ve davranışlar sorunlarının, bu konuda eğitim almış bir profesyonel eşliğinde sözel görüşmeler yoluyla çözümünü ve bireylerin ruh sağlıklarının korunmasını ve geliştirilmesini amaçlayan tekniklerin genel adıdır. Psikiyatri tarihi boyunca çeşitli dönemlerde o dönemin şartlarına göre şekillenmiş değişik psikoterapi türleri geliştirilmiştir. Bütüncül, dinamik, , bilişsel davranışçı, varoluşçu, Geştalt ve kişilerarası psikoterapi, psikoterapi türlerinin …
Bağlanmanın Psikolojisi “Ben Sensiz Yaşayamam”
Ben onsuz yaşayamam, biz birbirimizi tamamlıyoruz, o olmadan eksiğim, onun olmadığı bir dünya düşünemem… Günlük yaşantımızda hepimizin duyduğu ya da bizzat söylediği, kulağa sempatik ve romantik sevgi sözcükleri olarak gelen bu ifadeler aslında o kadar da masum olmayabilir. ‘Sensiz bir hiçim’ den ‘ya benimsin ya kara toprağın’ a kadar uzanan yelpazede bu cümleler bir ucunda …
Güncel Psikoloji Yayınlarımız
Kırmızı Elma
Adem’le Havva’nın kırmızı elmayı dalından koparıp yemesinden beri, yüzyıllardır insanoğlu kendine konulan …
Çocuklardaki Yeme Problemleri
Bebek ve küçük çocuklar yemek ihtiyaçlarının karşılanması açısından bakım verenlere bağımlıdır. Ebeveynlerin …
Çocuklarda Ayrılık Kaygısı
Çocuklarda ayrılık kaygısı, bir çocuğun bakım veren kişilerden ayrılırken yaşadığı yoğun stres durumu olarak …
Aşk Ne Kadar Mümkün?
Platon’un aşkla ilgili diyaloglardan oluşan “Şölen” kitabında geçen bir tartışmada, Aristophanes şu hikayeyi …
Depresyonun Gelişimi ve Pozitif Bakış Açısı Geliştirme Yolları
Erken yaşantılar kişide kendisi ve dünya ile ilgili bazı temel işlevsel olmayan inançların veya şemaların gelişmesine …
Bipolar Bozukluk Nedir?
Hayat bazen bir dağ yokuşunda yükselip alçalan bir yolculuğa dönüşebilir. Kimi günler enerjimiz zirvede, her şeyin …
Psikoloji Nedir?
Psikoloji kelimesi diğer adıyla ruh bilimi, Yunancada ‘psykhe’ ile ‘logos’ kelimelerinin bir araya getirilmesiyle …
Psikoz Nedir?
Psikoz kelimesi Yunanca psyche(ruh, zihin) ve osis(anormal veya hastalıklı) kelimelerinin birleşmesiyle türetilmiş bir …
Ekran Bağımlılığı
Her geçen gün daha fazla ebeveyn, çocuklarının tablet, telefon veya bilgisayar kullanımından dolayı endişelerini …