Stresin Kaynağı

Stres Nedir? Nasıl Başa çıkılır? Tedavi Yöntemi Nelerdir?

Stresin Kaynakları

Stres, sıkıntılı anlarda ortaya çıkan ve belli sorunlar yaratan bir duygu durumudur. Stresin her insanda yansımaları farklıdır. Bazı insanlar yoğun bir şekilde stres yaşarken bazıları daha hafif bir etkiyle karşı karşıya kalır. Ayrıca hangi durumların strese yol açacağı noktasında da farklılık söz konusudur. Bu farklılığın ortaya çıkmasında bireylerin yaşam koşulları, karakter yapıları etkilidir. 

Stres Nedir ve Önemi

Stresi, olaylar ve durumlar karşısında gösterilen tepkiler olarak tanımlamak mümkündür. Sıradan bir olay bile bazı bireyler için stres kaynağı olabilir. Stresin belirtileri arasında; terleme, kekeleme, ses titremesi, çarpıntı ve mide ağrısı vardır. 

Stres çoğu zaman olumsuz bir durum gibi değerlendirilse de aslında olumlu yanları da vardır. Bu noktada stresi akut ve kronik olarak ikiye ayırabiliriz. Akut stres, zor ve olumsuz durumlara verilen gerekli tepkilerdir. Tepki göstermeniz gereken bir duruma karşı harekete geçmenizi sağlayan akut strestir. Bu stres türüne kısa süreli stres adı da verilebilir. 

Kısa süreli yaşanan bu durum uzun süreli hale geldiği zaman kronik olarak adlandırılır. Asıl tehlike de bu noktadan itibaren başlar. Kronik stres bağışıklık sisteminden ruh sağlığına kadar pek çok noktada olumsuz etki yaratır. Akut strese örnek olarak düşen bir saksıyı görünce hemen kaçmanız, bir işe girebilmek için mülakata yeterince hazırlanmanız gösterilebilir. 

Stresin Fiziksel Kaynakları

Stresin fiziksel kaynakları arasında pek çok durumdan bahsedilebilir. Söz konusu fiziksel kaynakları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Fiziksel stres faktörleri: Yorgunluk, uykusuzluk, aşırı egzersiz olarak sıralanabilir. 
  • Sürekli yorgun hissettiğiniz takdirde işlerinizi yetiştirmekte, sorumluluklarınızı yerine getirmekte zorlanırsınız. 
  • Uykusuzluk, önemli stres kaynaklarından biridir. Sürekli uyumaya çalışmak ancak başarılı olamamak, sürekli kendinizi gergin hissetmenize yol açar.
  • Spor yapmak, normalde stresi azaltıcı etki yapar. Ancak aşırı spor yapmak tam tersi bir etki yaratır. 

Psikolojik ve Duygusal Stres Faktörleri

Psikolojik stres faktörleri: Kaygı, depresyon, düşük benlik saygısı gibi durumlar psikolojik stres faktörleri olarak değerlendirilir. Kaygıya yol açan bir durum nedeniyle stres yaşayabilirsiniz. Sınav, topluluk önünde konuşma, iş görüşmesi gibi durumlar kaygı yaratan olaylara örnek olarak gösterilebilir. Aynı zamanda gelecek kaygısı, ayrılık gibi konularda yaşanan ve etkisi daha uzun süren kaygılar da vardır. Depresyon ise bir diğer stres faktörüdür. Depresyonun pek çok çeşidi vardır. 

Majör, distimi, doğum sonrası, mevsimsel ve atipik depresyon gibi pek çok rahatsızlığın belirtileri arasında stres yer alır. Düşük benlik saygısı ise kişinin kendisini farklı konularda yetersiz hissetmesi demektir. Örneğin birey çirkin olduğu düşüncesiyle toplum içine çıkmaktan kaçınabilir. Bunun yanı sıra insanların kendisini sevmeyeceği düşüncesiyle sosyalleşmekten uzak durabilir. Ancak kişinin her zaman kendisini insanlardan uzak tutması mümkün değildir. Modern yaşamda her birey, belli ölçüde insanlarla ilişki kurmak ve toplum içine karışarak sosyalleşmek zorundadır. Düşük benlik saygısı olan kişiler, zorunlu olarak insanlarla ilişki kurduklarında ciddi bir stres yaşarlar. Bu tarz problemler yaşayan kişilerin psikolojik destek alması şarttır. 

Çevresel ve Sosyal Etkenler

Çevresel stres faktörleri: Gürültü, kalabalık, kirlilik çevresel stres faktörü olarak değerlendirilir. İnsanların kalabalık nedeniyle stres yaşamasının, farklı psikolojik rahatsızlıklar nedeniyle ortaya çıkma ihtimali vardır. Agorafobi, sosyal fobi gibi durumlar, insanların kalabalığa karışmak istememesine yol açar. 

Bazı bireyler kalabalık bir ortamda bulunduğunda, herhangi bir psikolojik rahatsızlığı olmasa bile ciddi manada strese girebilir. Bu durum ergen bireylerde sıkça görülür. Herkesin kendisine baktığını düşünme, görünümünden memnun olmama, toplum içinde nasıl davranacağını bilememe gibi durumlar söz konusu olabilir. 

Gürültü, önemli bir stres kaynağıdır. Kısa ya da uzun süre gürültüye maruz kalanlarda ortaya çıkan stres; kalp çarpıntısı, sinirlilik gibi problemlere yol açar. Kirlilik ise önemli bir oksidatif stres kaynağıdır. Kirliliğe maruz kalma nedeniyle vücudunuzdaki serbest radikaller artar. Bu durum kardiyavasküler rahatsızlık, kanser, diyabet gibi hastalıklara yakalanma ihtimalini artırır. 

Sosyal stres faktörleri: İlişki sorunları, sosyal baskılar olarak sıralanabilir. Boşanma, aldatılma gibi ilişki sorunları, ciddi stres kaynakları arasındadır. Ayrıca aile baskısı, toplum baskısı gibi nedenler de kişinin psikolojik durumunu ciddi anlamda etkiler. 

İş ve Kariyer Bağlamında Stres

İş stresi: İş yükü, iş yerindeki çatışmalar, zaman baskısı sıkça karşılaşılan stres kaynakları arasında yer alır. İş yükünün fazla olması nedeniyle işleri yetiştirememe ya da gerektiği gibi yapamama gibi kaygılar ortaya çıkar. İş stresi nedenleri arasında iş yerindeki çatışmalar da vardır. İş arkadaşları ve yöneticiler ile yaşanan çatışmalar sadece stres yaratmakla kalmaz. Ciddi bir depresyonu ya da intihara kadar giden bir süreci de tetikleyebilir. İş stresi nedenlerinden bir diğeri de zaman baskısıdır. İşleri tamamlamak için verilen zamanın kısıtlı olması, çalışanlar üzerinde ciddi bir baskı yaratır. 

Stres Yönetimi ve Başa Çıkma Stratejileri

Stresle başa çıkma yolları herkes için farklıdır. Ancak bazı kişiler zararlı yollara başvurarak stresle başa çıkmayı dener. Alkol ve uyuşturucu madde kullanımı, aşırı yemek yeme gibi bozukluklar stresle başa çıkmak için asla başvurmamanız gereken hatalı uygulamalardır. Stresle başa çıkmak için size fayda sağlayacak doğru yöntemleri ise şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Düzenli olarak spor yaptığınız takdirde stresten daha kolay bir şekilde kurtulabilirsiniz. 
  • İmkânınız varsa bir tatil yaparak stres kaynaklarından uzaklaşabilirsiniz.
  • Kendinizi olumlu düşünmeye teşvik etmelisiniz. Bunun için psikolojik destek almanızda fayda vardır.
  • Sevdiklerinizle zaman geçirmeye çalışmalısınız.
  • Dengeli ve sağlıklı beslenmeye dikkat etmelisiniz.
  • Zaman planlaması yaparak daha düzenli yaşamalısınız.
  • Meditasyon, nefes egzersizleri gibi yöntemlerden yararlanabilirsiniz. 

Stresin Sağlık Üzerindeki Etkileri

Stresin sağlığa etkileri hem psikolojik hem de fiziksel açıdan ele alınmalıdır. Psikolojik sağlığınız yaşadığınız strese bağlı olarak bozulabilir. Depresyon, odaklanma zorluğu, anksiyete gibi problemlerin temel nedeni strestir. Stresin fizyolojik etkileri ise kalp rahatsızlıkları, obezite, enfeksiyon, baş ağrısı gibi durumlardır. Ayrıca stresin pek çok hastalığa yakalanma riskini artırdığı da bilinmektedir.

Hepimizin hayatında stres kaçınılmazdır. Hemen hemen her gün stres ile karşılaşırız; trafik sıkışıktır ve işe yetişmemiz gerekebilir, yöneticimiz son anda bize yeni bir görev verebilir ve görevin yetişmesine az bir süre vardır, romantik partnerimizile tartışabilir ve kendimizi yeterince iyi ifade edemediğimizi düşünebiliriz…

Stres neden kaynaklanır, nasıl engel olunur?

Hepimizin hayatında stres kaçınılmazdır. Hemen hemen her gün stres ile karşılaşırız; trafik sıkışıktır ve işe yetişmemiz gerekebilir, yöneticimiz son anda bize yeni bir görev verebilir ve görevin yetişmesine az bir süre vardır, romantik partnerimiz ile tartışabilir ve kendimizi yeterince iyi ifade edemediğimizi düşünebiliriz… Stres bunun gibi günlük yaşamda kolayca karşılaşabileceğimiz sebeplerden ötürü meydana gelebilir. Bunun yanı sıra travmatik yaşantılar, tahmin edilemez olaylar, belirsizlik, potansiyelimizi zorlayan durumlar ve içsel çatışmalar da bizi strese sokar. Kısacası belirli bir olay karşısında baş etme yöntemlerimizin yetersiz kaldığı durumlarda strese gireriz.

Strese girmiş bir insanın vücudunda strese karşı tepkiler oluşur. Bu tepkiler psikolojik, fizyolojik ve davranışsaldır. Örneğin hemen hemen hepimiz genç yaşta kalp krizi geçirmiş bir kişinin duyumunu almışızdır. Bu tip erken yaşta geçirilen kalp krizlerinde en büyük sebep strestir. Araştırmalar, sakin ve huzurlu bir ortam içerisinde bulunan hastaların hastalıklarının gidişatının huzursuz ve stresli bir ortamda bulunan hastalara göre çok daha iyi olduğunu gösterir. Bunun yanı sıra, kabul gördüğümüz yakın ilişkilerimiz olduğu zaman hastalıklara yakalanma olasılığımız da daha düşük olur. Yani kısacası stres hem ruhumuzu hem de bedenimizi ciddi şekilde etkiler.

Stresten en az seviyede etkilenmek için stresi neyin başlattığını anlamamız gerekir çünkü kaynağın anlaşılması hedefe yönelik baş etme yöntemlerinin geliştirilmesi için önemlidir.  Stresi neyin başlattığını anlayabilmek için günlük kayıtlar tutulabiliriz. Bu kayıtlarda yoğun stres yaşadığımız yeri, olayı, gösterdiğimiz tepkiyi ve stres düzeyimizi kaydedebiliriz. Bu kayıtlar ile birlikte çok kısa zamanda hangi davranışların, olayların, yerlerin ve insanların, bize strese sokmada “yüksek risk” taşıdığını anlayabiliriz.

Bizi neyin strese soktuğunu anladığımız zaman stresi azaltmak için şunları uygulayabiliriz: Kas gevşetme ve nefes egzersizleri sayesinde bedenimizdeki stres düzeyini azaltıp kontrol edebiliriz. Stresli bir durum ile karşılaştığımızda endişe yaşayacağımız süreyi sınırlı tutabilir, bu durumun iyi yanlarını değerlendirip (stresi fırsata dönüştürmek vs), aklımızdan geçen olumsuz düşünceler yerine olumlu düşünceler bulabiliriz.

Unutmamalıyız ki belirli orandaki stres bizim itici gücümüzdür ve bizi olumlu etkiler. Aşırı düzeye ulaşmış bir stres ise bedensel ve ruhsal olarak bizi yıpratır. Stresin bizi yıpratmasına izin vermeden bunu bir fırsata dönüştürmek ise bizim elimizdedir. Yaptığımız iş ne ise ona kendimizi vermek, olayları kontrol altında tuttuğumuza inanmak ve en önemlisi stresi tehdit yerine yetenek ve becerilerimizi geliştirebilmemiz için bize sunulan bir fırsat olarak değerlendirmek stresi yenmemizde yardımcı olacaktır.

Güncel Psikoloji Yayınlarımız

Yardıma ihtiyacınız var mı? Size ulaşalım.

    Sizi Arayalım