
Duygusal Yeme Bozukluğu Nedir?
İnsan, dinamik bir biçimde etkileşen bio-fiziksel, psikolojik, bilişsel ve sosyal alt sistemlerin oluşturduğu bir bütündür. Bu sistemlerden herhangi birinde meydana gelen stres, o sistemin iş görememesine yol açar ve diğer sistemler normalden fazla çalışarak bu eksikliği telafi etmeye çalışırlar. Sevilme ve sayılma gibi temel ihtiyaçları karşılanmayan bir insan ya da bir çocuk stres yaşar. Ve çocuğun içinde büyüdüğü çevre dolayısıyla bilişsel ve sosyal sistemleri bu stresi gidermeye yeterli olmayabilir.
Burada bio-fizyolojik olan sistemin devreye girmesi ve sindirim aracılığıyla çocuğu gevşeterek, diğer sistemlerin eksikliğini telafi etmesi muhtemeldir. Çünkü insanoğlu fizyolojik olarak sindirim ve uyuma esnasında gevşer ve stresten uzaklaşır. Konumuz duygusal yeme olduğu için bu yazıda yemek yiyerek sakinleşmeye ve gevşemeye çalışan kişilerden bahsedeceğiz. Ancak bu gevşemenin bedeli olarak, çocuk gerçekten aç olduğu zamanlar ile duygusal olarak doyurulmak istediği zamanları birbirine karıştırmaya başlayabilir.
Duygusal yeme, öfke, üzüntü, utanç gibi birçok olumsuz duyguyla yemek yiyerek baş etmeye çalışma olarak tanımlanabilir. Geçici olarak verdiği rahatlama hissi nedeniyle birey kaçmaya çalıştığı duygulardan uzaklaştığını hissedebilir. Ancak açlığın hissedilmediği zamanlarda yemek, midenin genişlemesine ve günlük öğünlerde tüketilen kalorilerin artmasına yol açar. Bu da ciddi bir kilo problemini ve bireyin öz saygısını kaybetme riskini doğurur. Yine de duygusal yeme ve şişmanlık arasında bir bağ olması gerekmediğini gösteren çalışmalar da vardır.
Duygusal Yeme Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Duygusal yeme bozukluğunun en önemli belirtisi sorunlardan kurtulmak, rahatlamak için yemeklere sarılmaktır. Böyle bir sorun yaşayan kişide açlık hissi ortaya çıkmadan da yiyeceklere yönelme görülür. Üzüntü, stres, öfke gibi durumlarda ortaya çıkar. Psikolojik yeme bozuklukları zamanla tekrarlayan bir hâl alır.
Yeme davranış bozuklukları olan hastalarda anksiyete bozuklukları, borderline kişilik bozukluğu gibi durumlar da olabilir. Ancak en belirgin görülen durum kişinin depresyonda olması sebebiyle bu tür davranışlara yönelmesidir.
Duygusal Yeme Bozukluğunun Nedenleri Nelerdir?
Duygusal yemek yeme davranışında, bireylerin günlük olayları yorumlayış biçimi ve geçmişte sevilme / değerli hissetme gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmış veya karşılanmamış olmasının rolü büyüktür.
Erickson’ a göre çocuklukta sevilme / değer verilme / onaylanma gibi ihtiyaçların karşılanması sonucunda insan zihni bu yaşantıları daha sonra faydalanılabilecek kaynaklar olarak depolar ve olumsuz yaşam olayları karşısında işlevsel olan çözüm yollarını seçer. Bu gibi duygusal besin kaynaklarından mahrum kalmış kişiler ise olumsuz yaşantılarıyla baş etmek için fazla bir şeyler atıştırmayı seçebilirler. Bu aynı zamanda insanın içindeki duygusal boşluğu doldurmaya yönelik bir çabası olarak yorumlanabilir.
Duygusal açlık probleminin diğer nedenlerini de şu şekilde sıralamak mümkündür:
- Depresyonun etkisiyle böyle bir tavır geliştirilebilir.
- Deprem gibi doğal afetler sonrasında yaşanan travmalardan kaynaklı ortaya çıkabilir.
- Obezite hastalarında sık sık tekrarlanan başarısız zayıflama girişimleri nedeniyle aşırı yemeye yönelim görülebilir.
- Birine ya da bir duruma duyulan öfkeden kaynaklı olabilir.
- Ani gelişen stresten kaynaklı olarak aşırı yeme probleminin meydana gelmesi mümkündür.
Zihinsel sağlık ve yeme alışkanlıkları arasında doğrudan ya da dolaylı bir ilişki olabilir. Bu nedenle hastanın ilk olarak zihinsel sağlığını olumsuz etkileyen durumların tedavi edilmesi önemlidir.
Duygusal Yeme Bozukluğu Tedavisi
Duygusal yeme tedavisi için hastaya psikoterapi uygulanır. Hastanın kilo durumuna göre bir beslenme uzmanından da destek alması gerekebilir. Psikolog desteğinin yanı sıra psikiyatrist tarafından da hastanın görülmesine ihtiyaç duyulabilir.
Duygusal Yeme Bozukluğu İlaç Tedavisi
Duygusal yeme bozukluğu sorununun giderilmesi için ilaç tedavisi uygulanabilir. Özellikle bu bozukluğa neden olan faktörlere karşı ilaç tedavisine başvurulması mümkündür. Psikiyatrist tarafından uygun dozda ilaç önerilir. İlaçlar hekimin tavsiye ettiği biçimde ve tavsiye ettiği süre boyunca kullanılmalıdır.
Duygusal Yeme Bozukluğu Testi
Duygusal yeme konusunda yapılmış bazı çalışmalar duygusal yemenin öğrenme sonucunda bir alışkanlık haline gelebileceğini göstermektedir ( Breat ve ark., 2007) London Üniversitesi’nden 68 öğrenci bu konuda bir deneye katılmışlardır. Deneklerden yarısına öğle yemeğinden sonra herhangi bir konuda dört dakikalık bir konuşma hazırlamaları gerekeceğini ve bu konuşmaların videoya çekilip değerlendirileceği söylenmiştir. Diğer yarısına ise öğle yemeğinden sonra bir konferans dinlemeleri gerekeceği söylenmiştir. Çalışmanın sonunda sunum yapması gereken grubun öğle yemeğinde yağ, karbonhidrat ve şeker açısından daha zengin fast-food tarzı ürünler seçtiklerini görmüşlerdir.
Karbonhidratların ve şekerli yiyeceklerin beyne duygu durumunu düzenleyici bir amino asid saldıkları bilinmektedir.
Araştırmacılar bu nedenle sunum yapmak üzere strese giren gençlerin içgüdüsel olarak bu tür besinlere yöneldiklerini düşünmektedirler. Duygusal yemenin daha çok bayanlarda görüldüğü ve kültürler arası farklılıklar gösterdiği söylenmektedir.
Waller ve Matoba ( 1997) araştırmalarında Japonya’da yaşayan Japon kadınları, İngiltere’de yaşayan Japon kadınları ve İngiltere’de yaşayan İngiliz kadınları duygusal yeme açısından incelemişler ve her üç gruba da duygusal yeme ölçeği uygulamışlardır. Sonuçlara bakıldığında her üç grup içinde duygusal yeme konusunda farklılıklar görülmüştür.
İngiltere’de yaşayan İngiliz kadınlar olumsuz olaylar karşısında yemek yemeye en çok başvuran grup olmuştur. İngiltere’de yaşayan Japon kadınlar duygusal olaylar karşısında orta derecede yemek yemeye başvurduklarını bildirmişlerdir. Japonya’da yaşayan Japon kadınların ise duygusal durumlarına yemek yeme alışkanlıklarının değişmediği ortaya çıkmıştır. Yani duygusal yeme, içinde yaşadığımız toplum tarafından da öğretilen bir olgu olarak değerlendirilebilir.
Yeme bozukluğu testi olarak sık kullanılan ölçeklerden biri Fairburn ve Beglin (1994) tarafından geliştirilen Yeme Bozukluğu Değerlendirme Ölçeği’dir. Bu test 64 sorudan oluşur. Elde edilen bulgulara göre kişide duygusal yeme bozukluğu belirtileri olup olmadığı anlaşılır.
Duygusal Yeme Atakları Nasıl Önlenir?
Duygusal yemeyi doğrudan hedef alan psikoterapi çalışmalarında, bedenimize ve duygularımıza dair farkındalığımızı arttırma amaçlı terapi akımları kullanılır. Örneğin Gestalt ilkelerini temel alan bir terapi çalışmasında yediğimiz şeylerin tadını, kokusunu, midemizin ne kadar açlık hissettiğini ve o an eşlik eden duygularımızı ayırt etmeye yönelik bir çok egzersiz mevcuttur.
Bunun yanında bilişsel davranışçı terapiler de düşüncelerimiz, duygularımız ve davranışlarımız arasındaki ilişkiyi anlamamıza yardımcı olmaktadırlar. Duygularının farkına varan, onları gerektiği gibi ifade etmeyi öğrenen bireyler olumsuzluklar karşısında duygularını erteleyip yemek yemeye çalışmak yerine, duygularını sahiplenerek yapıcı çözüm yollarına yönelebilirler.
Duygusal Yeme Bozukluğu ile Sıkça Eşlik Eden Diğer Sorunlar
Duygusal yeme bozukluğu olan kişide stres en yaygın görülen sorunlardan biridir. Ayrıca farklı psikolojik rahatsızlıklar da söz konusu olabilir. Bu rahatsızlığa bağlı olarak hastada aşırı kilo alma problemi ve obezite yaşanması muhtemeldir. Anoreksiya nevroza da kilo alımından duyulan memnuniyetsizliğe bağlı olarak gelişebilir.
Duygusal Yeme Bozukluğu Olan Bireylerin Yaşadığı Sosyal Zorluklar
Duygusal yeme bozukluğu olan kişilerde aşırı kilo alımı sonucunda ciddi bir özgüven eksikliği olabilir. Bu durum kişinin kendisini sosyal ortamlardan soyutlamasına ve yalnızlaşmasına neden olur. Bu nedenle kişi iyice yalnızlaşarak daha fazla yeme eğilimi gösterebilir.
Duygusal Yeme Bozukluğunda Sağlıklı Atıştırmalık Seçimleri
Duygusal olarak yemeğe yöneldiğiniz anda besin tercihlerinizi sağlıklı hale getirerek kilo alma probleminin önüne geçebilirsiniz. Ancak besin tercihleriniz hangi yönde olursa olsun ilk olarak psikolojik destek almanızda fayda vardır. Sağlıklı atıştırmalık tercihlerinizi şu şekilde yapabilirsiniz:
- Kuruyemişler uygun miktarlarda tüketildiğinde sağlıklı atıştırmalıklardır. Bu atıştırmalıklardan makul ölçülerde bir tabak hazırlayarak duygusal yeme atağı anında tüketebilirsiniz.
- Meyve ve sebzeler sağlıklı yapısıyla kilo almanıza engel olur. Meyve tabakları, salatalar hazırlayarak yiyebilirsiniz. Ayrıca doğal meyve ve sebze suları hazırlayabilirsiniz.
- Bol su tüketmek yeme arzusunu bastırmak açısından faydalıdır.
- Hamur işi türündeki gıdaları tam tahıllı un ile hazırlayarak kalorisini düşürebilirsiniz.
Duygusal Yeme Bozukluğu ve Stres Arasındaki Bağlantı
Stres kaynaklı yeme en sık görülen duygusal yeme bozukluğu türlerinden biridir. Stres, çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir. Zorlu bir iş görüşmesi, ilişki problemleri, iş hayatındaki zorluklar hepsi birer stres kaynağıdır. Günlük hayatta bu kadar yaygın olan stresi iyi yönetmek için hobilerinize zaman ayırmakta fayda vardır. Ayrıca kısa yürüyüşler, arkadaşlarla yapılan aktiviteler de stresten arınmanıza yardımcı olarak duygusal yeme ataklarının önlenmesine yardımcı olur.
Duygusal Yeme ile Başa Çıkma Yöntemleri Nelerdir?
Duygusal yeme ile başa çıkmak için ilk olarak yaşadığınız problemin farkına varmanız gerekir. Hangi durumların sizi yemeğe yönlendirdiğini tespit ederseniz daha kolay bir şekilde bu sorunla başa çıkabilirsiniz. Duygusal yeme süreciyle ilgili yaşadıklarınızı not alabilirsiniz. Özellikle hissettiğiniz duyguyu, ne yediğinizi ve bu yeme sürecinden sonra ne hissettiğinizi yazarak sorunun kökenini daha rahat kavrayabilirsiniz.
Duygusal açıdan kendinizi kötü hissettiğinizde farklı etkinliklere yönelmek de iyi bir çözümdür. Özellikle spor yaparak kendinizi duygusal yeme ihtiyacından uzaklaştırabilirsiniz. Alışveriş yaparken düşük kalorili ve sağlıklı besinler seçmek aşırı yağlı ve kalorili gıdalar tüketmenizi zorlaştırır. Bu sayede duygusal yeme ataklarını daha sağlıklı besinlerle geçirirsiniz. Sorunu bir türlü çözemediğiniz takdirde uzman desteğine başvurmalısınız.