
Ağlama Krizinin Nedenleri: Çocuğunuz Neden Bu Tepkiyi Veriyor?
Ağlama krizi geçiren çocuk, çoğu anne ve baba için bazen zorlayıcı olabilir. Çocuğunuz böyle bir duruma geldiğinde siz de ne yapacağınızı bilemeyebilirsiniz. Burada ağlama krizinin nedenlerini tespit etmek, bunu çözebilmek için ilk adımdır. Ağlama krizi aslında çocuğun belli durumlara verdiği duygusal tepkiler arasında yer alır.
Kendi dediğini ağlayarak yaptırmaya alışmış bir çocuk, ebeveynlerinden hayır cevabını aldığında krize girebilir. Bu durum, öğrenilmiş bir tepki de olabilir. Çocuklar çoğu zaman tepkilerini ebeveynlerinden görerek geliştirirler. Ağlama krizine giren çocuk da kendince sizinle iletişim kurarak derdini anlatma çabasındadır. Bu noktada ona sakin yaklaşabilmeniz krizin bir süre sonra son bulmasına yardım edebilir.
Küçük çocuklarda ağlama krizlerinin birçok nedeni olabilir. Bunlar arasında uykusuzluk başta gelir. Ağlama krizini tetikleyen faktörler arasında yorgunluk ve açlık da önemli bir yere sahiptir. Stres faktörleri, çocuğun kendini rahat hissetmemesinden kaynaklı olarak oluşan ağlama krizlerine yol açabilir. Bu durumları doğru tespit ettiğinizde çocuğu huzursuz eden faktörleri ortadan kaldırmada daha bilinçli olabilirsiniz.
Ağlama Krizi Sırasında Çocuğa Nasıl Davranmalı?
Çocuk ağlamayı bir iletişim yöntemi gibi görebilir. Bunun muhtemel sebepleri arasında iletişim eksikliği ya da yanlışlığı başta gelir. Çocuğa kendinizi her zaman sinirli bir şekilde ifade ederseniz ya da ağladığında dediğini yaparsanız bu durumu alışkanlık haline getirebilir. Ağladığında dediğini yaptırmaya alışarak bunu bir karakter özelliği haline dönüştürebilir.
Çocuğa karşı duyusal hassasiyetle yaklaşarak ağlamasının normal olduğunu, bazen kendinizin de ağlamak istediğini anlatabilirsiniz. Her istediğinin olamayabileceğini, bazen bazı şeyleri çok istese de gerçekleşmeyebileceğini söyleyebilirsiniz. Ağlamasının onun duygularını dışa vurmasına yardım edeceğini, rahatlamasını sağlayacağını, sakinleşene kadar onunla kalacağınızı belirtebilirsiniz.
Çocukla kuracağınız etkili iletişim ilerleyen süreçte onu daha fazla ağlayan biri olmaktansa kendini ifade eden biri olmaya teşvik eder. Sakin kalarak, onunla iletişimde olarak, birlikte oyun oynayarak ağlama krizine karşı önleyici yaklaşımlar geliştirebilirsiniz. Çocuk bazen kendisine yeterince zaman ayırmadığınızı düşündüğü için ağlama davranışını gerçekleştirebilir. Bunun önüne geçmek için onunla zaman geçireceğiniz belli saatler belirleyebilirsiniz.
Anne-kız/oğul saati, baba-kız/oğul saati gibi zamanlar belirleyerek rutin oluşturmak ilişkinizi pekiştirmeye yardım eder. Çocuğunuzla etkili bir iletişim kurarken onun kendini sağlıklı şekilde ifade etmesine yardım edebilirsiniz. Birlikte yap-boz yapabilirsiniz. Boyama kitabındaki şekilleri boyayabilirsiniz. Parkta zaman geçirebilirsiniz. Bu aktiviteleri kendinize göre çoğaltabilirsiniz.
Çocuğun Ağlama Krizine Karşı Önleyici Yaklaşımlar
Duygusal farkındalık, belli problemleri çözmenize yardım eder. Çocuğunuzun hangi durumlarda ağlama eylemini gerçekleştirdiğini fark ederseniz bunu önlemeniz daha kolay olabilir. Çocukta bir öfke kontrol problemi fark ediyorsanız bu davranışın nereden geldiğini araştırabilirsiniz.
Evde siz ya da eşiniz çok sinirli tepkiler veriyorsanız çocuğunuz bunu modelliyor olabilir. Bu durumda ailecek nefes egzersizleri yaparak sinirlendiğiniz zamanlarda kontrollü tepkiler vermeyi öğrenebilirsiniz.
Çocuğunuz da kendini kontrol etmeyi öğrenerek zamanla ağlama krizlerinden vazgeçebilir. Kriz yönetimi teknikleri arasında başvurulan yöntemlerden bir diğeri dikkat dağıtmadır. Ağlarken siz ona bak kızım/oğlum şuradan kedi geçiyor, bak şurada kuş var, belgeselde maymunlar varmış, gibi ifadelerle dikkatini başka yöne çekebilirsiniz. Dikkat dağıtma yöntemleri de ağlayan çocuk için pek etkili olmayabilir. Çocuk en yüksek sesle ağlamaya devam ettiği süre içinde siz onunla göz göze gelmeden farklı şeylerle meşgul olmaya devam edebilirsiniz.
Göz göze geldiğinizde sizi maniple etmeyi başaracaktır. Ağlamayı bıraktığı anda çocuğa dönerek, şimdi seni dinleyebilirim, diyebilirsiniz. Çocuk ağlamayı kestiğinde onunla konuşmak bu davranışı bırakması için olumlu pekiştirme yöntemleri arasındadır. Ağladığında hemen yanına giderek dediğini yapmaya çalışırsanız, ileride de sinirlendiği ve tepki gösterdiği için istediği yapılan bir yetişkine dönüşür.
Bu davranışı pekiştirmemek için çocuk ağladığında onunla göz göze gelmemek mümkünse bulunduğunuz odayı değiştirmek etkili olabilir. Çocuğunuz buna rağmen peşinizden gelebilir. Yine de sabırlı davranmak ve onun ağlamayı durdurmasını beklemek, zamanla ağlayarak istediğini yaptırma alışkanlığını ortadan kaldırır.
Ağlama Krizini Yönetmede Yapılması Gerekenler
Öfke nöbetlerine varan bir ağlama krizi söz konusuysa çocuğu görmezden gelmek yerine onunla sakince konuşmayı deneyebilirsiniz: Ağlamak istediğini anlıyorum, kızgınsın. Herkes bazen sinirlenebilir. Bu şekilde davranmak yerine sakince konuşabiliriz. Bu cümleler, çocuğu önemsediğinizi hissettirebilir. Buna rağmen çocuk öfkeli ve sinirli davranışını sürdürebilir. Kendine zarar verme boyutuna gelmiyorsa bir süre kendi haline bırakıp sakinleşmesini bekleyebilirsiniz.
Çocuk sakinleştikten sonra onunla konuşarak bu şekilde davranmasının yanlış olduğunu anlatabilirsiniz. Sakin konuşmalarınız ve sabrınız işe yaramıyorsa çocuğunuz ısrarla öfkeli ağlama krizlerine devam ediyorsa bir pedagogdan yardım alabilirsiniz. Bu noktada çocuğu sakinleştirici teknikler noktasında bilgiler edinebilirsiniz.
Çocuk kendine ya da etrafa zarar vermeye başlamışsa bu noktada fiziki müdahalede bulunmanız gerekir. Fiziki müdahale çocuğa vurmak ya da onu azarlamak şeklinde olmamalıdır. Sarılmak bu noktada çocuğu hem sakinleştirir hem de ona kendisinin önemsendiğini hissettirir.
Sakinleştirici teknikler arasında sarılmanın dışında çocukla sakin bir ses tonuyla konuşmak yer alır. Çocuk biraz sakinleştikten sonra ve ona karşı olumsuz bir tavır içinde olmadan konuşmak, onu anladığınızı hissetmesine yardım eder. Normalde çocuk, annesinin kendi ihtiyaçlarını karşılamasına alışkındır. Bu da çocuk için güvenli alan oluşturma yöntemidir.
Çocuk neyi ne zaman isterse kendi ihtiyaçlarının karşılanmasına alışır. Bu düzenin bozulduğunu görmek onun için başta zorlayıcı olabilir. Etkili ve doğru iletişim teknikleri sayesinde çocuğun iletişim şekli de sizinkine paralel olarak gelişir.
Hangi Davranışlardan Kaçınılmalı?
Ağlama krizi geçiren çocuklara karşı dikkatli hareket etmelisiniz. Ağlama krizi sırasında kaçınılması gereken davranışlar arasında iki şey bulunur: bağırmak ve cezalandırmak. Cezalandırma şekli olarak ağladığı sırada onunla ilgilenmemeyi tercih edebilirsiniz. Bunun dışında madem ağlıyorsun hafta sonu parka gitmeyeceğiz, sevdiğin çizgi filmi izlemeyeceksin gibi yaklaşımlardan kaçınmalısınız.
Normalde çocuk ağlama davranışını 15 dakikadan fazla yapmıyorsa telaşlanmanıza gerek yoktur. Yeni yaşam düzenine adapte olurken ağlamayı bir iletişim yöntemi olarak kullanabilir. Bu durumu düzeltmek ise biraz sabırla ve aile içi sağlıklı iletişimle mümkündür.
Çocuklarda Öfke ve Ağlama Nöbetlerine Uzman Yaklaşımlar
Ağlama krizi geçiren çocuk için uzman önerilerine kulak verebilirsiniz. Sabırlı ebeveynlik çocuk ağlarken zor olabilir. Bu süreçte sabretmek sizi zorlayabilir. İlerleyen zamanlarda daha sakin bir genç ve yetişkin olması için bu dönemdeki tavrınız son derece önemlidir. Psikolojik destek alarak da çocuğun öfkeli davranışlarını söndürmeyi deneyebilirsiniz. Bu noktada evde bilmeden yaptığınız hatalı davranışları da tespit edebilirsiniz.
Çocuğun ağlama krizine neden girdiğini anladığınızda ona karşı empati geliştirmeniz de kolaylaşır. Çocuğun sakinleşmesi ve yaratıcılığını geliştirmesi için sanat ve oyun terapisi gibi etkili yöntemlere başvurabilirsiniz. Sanat ve oyun terapisi desteğiyle çocuğunuzun öfkeli davranışlarını bırakmasına yardım edebilirsiniz.
Ağlama Krizleri Sırasında Kullanılabilecek Sakinleştirici Teknikler
Ağlama krizine giren çocuk, bilinçli bir hareket içinde değildir. Bütün isteklerinin karşılanması gerektiğini düşünür. Kendisine hayır denmesine alışkın olmadığı için buna ağlayarak tepki gösterir. Bu noktada onu anlayabilmek önemlidir. Sakinleştirici davranışlar sergilemek için öncelikle empatik iletişim yöntemini benimsediğinizden emin olmalısınız.
Her istediğini yaptırmaya alışmış küçük bir çocuğun bir anda ağlamak yerine sizinle konuşmasını istiyorsunuz. Bu durum, onun için bir kafa karışıklığı yaratmış olabilir. Küçükken tek bildiği iletişim şekli ağlamaktı. Ağladığında siz onun ihtiyaçlarını karşılıyordunuz. Şimdi bir şeyler değişmeye başladı. Değişim, çocuk için ilk etapta anlayamadığı bir süreçtir. Bu noktada ona anlayışla yaklaşarak ağladığında ona sarılarak sakinleşmesini sağlayabilirsiniz. Onunla sakinleştiği zamanlarda konuşarak: benden ağlamadan istediğin için teşekkür ederim, şeklinde onu sizinle iletişim kurmaya teşvik edebilirsiniz.
Sen akıllı bir çocuksun ve ne istediğini bana söylersen, onu yapmamız daha çabuk olabilir, diyebilirsiniz. Ağladığın zaman ne istediğini anlamıyorum şeklindeki ifadelere başvurabilirsiniz. Bu konuşmalar çocuğu sizinle doğru iletişim kurmaya teşvik edebilir. Bütün bunlara rağmen, çocuğunuzla iletişimde problem yaşıyorsanız bu alanda uzman bir psikoterapistle görüşebilirsiniz.